MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TENKİSTaraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar ... ve ...vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, babası olan mirasbırakan ...'ın düzenlediği vasiyetname ile maliki olduğu 247 ada 24 parsel sayılı taşınmazı kendisine; 103 parsel sayılı taşınmazı kendisi ile birlikte torunları olan davalılar ... ... ... ... ve ...'a; 612 parsel sayılı taşınmazı davalılar ... ile ...'e; 614 parsel sayılı taşınmazı davalılar ... ... ... ve ...'e eşit paylarla vasiyet ettiğini ileri sürerek saklı paya tecavüz nedeniyle (ıslah ile birlikte 23.126,00 TL) tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar ... ... ve ... vasiyetnamenin henüz ifa edilmediğini, murisin paylaştırma kastı taşıdığı gibi davacının vasiyetname alacağının daha fazla olduğunu, davacının saklı payının zedelenmediğini, davalı ... ve... zamanaşımı süresinin dolduğunu, vasiyetnamenin henüz ifa edilmediğini, davacının saklı payının zedelenmediğini, murisin başkaca taşınmazlarının da bulunduğunu, murisin saklı payları zedeleme kastının olmadığını, davalı ..., vasiyetnamenin henüz ifa edilmediğini, saklı payından fazla yer bırakılmadığını, murisin saklı payları zedeleme kastının bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, bilirkişi raporuna atfen davalılar ile birlikte davada davalı olarak gösterilmeyen ... hakkında da hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne; ...'dan 2.890,00 TL davalılar ... ... ve ...91,00 'er TL, davalılar ... ... ve ...den 2.854,00'er TL olmak üzere toplam 23.126,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Dosya içeriği, toplanan deliller ve eksiğin tamamlanması suretiyle getirtilen belgelerden; 1910 doğumlu mirasbırakan ...'ın 26.12.2010 tarihinde öldüğü, geriye kızı olan davacı ... ile torunları (28.09.1973 tarihinde ölen oğlu ...'in çocukları) davalılar Kaşif, ... ve ... ile ( 20.03.1979 tarihinde ölen oğlu ...'in çocukları) davalılar ... ... ve A...'ı mirasçı olarak bıraktığı, .... Noterliğinin 13.05.2003 tarih ve 15553 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vasiyetnamesi ile maliki olduğu 247 ada 24 parsel sayılı taşınmazı davacıya, 103 parsel sayılı taşınmazı davacı ile birlikte torunları olan davalılar ... ... ... ... ve ...'a; 612 parsel sayılı taşınmazı davalılar ... ile...'e; 614 parsel sayılı taşınmazı ise davalılar ... ... ... ve ...'e eşit paylarla vasiyet ettiği, vasiyetnamenin bulunduğu yer mahkemesi aracılığı ile davacı ... vekiline 16.02.2011 tarihinde okunduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; vasiyetname ile yapılan kazandırmalar mutlak tenkise tabidir (TMK. md. 565).Saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini isteyebilirler (TMK. md. 560/1).Yasal mirasçıların paylarına ilişkin olarak tasarrufta yer alan kurallar, mirasbırakanın arzusunun başka türlü olduğu tasarruftan anlaşılmadıkça, sadece paylaştırma kuralı sayılır(TMK.md.560/2).Mirasbırakan ölüme bağlı tasarrufuyla paylaşmanın nasıl yapılacağı ve payların nasıl oluşturulacağı hakkında kurallar koyabilir (TMK. md. 647/1).Bu kurallar, mirasbırakan tarafından kast edilmemiş olan bir eşitsizlik halinde payların denkleştirilmesi olanağı saklı kalmak kaydıyla mirasçılar için bağlayıcıdır (TMK.md.647/2). Açıklanan hükümler gereğince; mirasbırakanın, vasiyetname ile yasal mirasçıları yararına kazandırmada bulunması halinde mirasçıları arasında eşitsizlik yaratması durumunda bu nitelikteki tasarrufun tenkisi mümkün olduğu gözetilerek tenkis hesabı yapılması kural olarak doğrudur. Ne var ki; vasiyetname ile yararına kazandırma yapılan mirasçılar da, mirasta saklı pay sahibidir.4721 sayılı TMK. nun 561. maddesi uyarınca, saklı pay sahibi birden fazla mirasçıya ölüme bağlı tasarrufla yapılan ve tasarruf nisabını tecavüz eden teberruların tenkisinin istenmesi halinde, bu mirasçılardan herbirine saklı paylarından fazla isabet eden miktarlar orantılı olarak tenkise tabidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, açıklanan kural dikkate alınmamıştır. Hâl böyle olunca; Mahkemece yapılacak iş, saklı pay sahibi birden fazla mirasçıya aynı ölüme bağlı tasarrufla teberruda bulunulduğu gözetilerek herbirinin, saklı paylarından fazla aldıkları miktarların orantılı olarak tenkise tabi tutulması ve sabit tenkis oranının bu esasa göre belirlenmesi ve usulü kazanılmış haklarda gözetilerek hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken bu hususun gözetilmemesi doğru olmadığı gibi sanki davalının babası ...'in terekesine kazandırma varmış gibi onun terekesi üzerinden hesaplanan bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmesi ve Şenol davada hasım olmadığı halde aleyhinde hüküm kurulması da isabetsizdir. Şenol ve Yasemin vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.