MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 09/07/2009NUMARASI : 2003/288-2009/163Taraflar arasında görülen davada;Davacı, M.A. Vakfından icareli 18 parsel sayılı taşınmaz maliklerinin nerede olduğunun bilinmediğini, taşınmazın vakfına dönmesi gerektiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir.Asli müdahil, taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacı Vakıflar İdaresi'nin 18 parsel sayılı taşınmaz maliklerinden; E.,A. ve H. U.'nın gaip olduklarından mahlul ilmihaberi alındığını, taşınmazın aslının vakıf olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.Dava konusu 18 parsel sayılı taşınmazın 5/18'er payının E., A. ve H. adına 9.7.1956 tarihinde intikal suretiyle kayıtlı olduğu dosya kapsamı ile sabittir.Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma sonucunda maliklerden E. ve A. mirasçılarının bulunduğu belirlendiğinden, anılan kişiler yönünden davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Tarafların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.Ancak, dava, Vakıflar İdaresi tarafından hasımsız olarak açılmış, yargılama sırasında Hazineye ihbar olunmuş ve Hazine asli müdahil talebinde bulunmuş, Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.Taşınmaz 28.2.1983 tarihine kadar Hazine adına tescil edilmediğine göre dava tarihinde yürürlükte bulunan 2762 Sayılı Yasanın 2888 Sayılı Yasa ile değişik 29/2 maddesi uyarınca Hazine adına tescili mümkün olmadığından davanın hazine aleyhine açılması zorunlu olmadığı gibi müdahil Hazine adına tescil kararı verilmesinin yasal dayanağının bulunmayacağı da tartışmasızdır.Bu durumda , keza 2762 Sayılı Yasanın 2888 Sayılı Yasa ile değişik 29/2 ve sonradan yürürlüğe giren 5737 Sayılı Yasanın 17 maddesi uyarınca çekişmeli taşınmazın vakfına rücu etmesi gerektiğinden vakıf adına tescili icap eder.Öyle ise, kayıt maliklerinden Hristanti'nin payı yönünde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.