MAHKEMESİ : SİLİFKE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2013NUMARASI : 2011/296-2013/123Yanlar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, inanç sözleşmesi ve hile hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1060 parsel sayılı taşınmazın 2/5 payının davacı adına kayıtlı iken 11.7.2006 tarihli akitle davalı M. G.'e satış yoluyla temlik edildiği, taraflar arasında 11.7.2006 ve 25.8.2007 tarihli yazılı belgelerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, HMK'nın 150/5 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacı vekilinin 9.10.2012 tarihli oturumda vekillikten çekildiğini bildirmesi üzerine, çekilme beyanını içeren tutanağın usulüne uygun biçimde 23.10.2012 tarihinde davacı asıla tebliğ edildiği, davacının bundan sonraki 1.11.2012 tarihli celseye gelmediği, Avukatlık Kanununun 41. maddesi uyarınca çekilmeden itibaren avukatlık görevi 15 gün daha süreceğinden, vekilin 1.11.2012 tarihli celseye mazeret bildirdiği, mazeretin mahkemece kabul edildiği, ancak bir sonraki 15.11.2012 günlü duruşma gününün asile değil, görev süresi sona eren vekile tebliğ edildiği, bu tarih itibariyle vekilin görevinin sona erdiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, temyiz dilekçesine ekli tedavi belgelerinden davacının 27.10.2012 tarihi ile 29.10.2012 tarihleri arasında Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde, 30.10.2012 tarihi ile 7.11.2012 tarihleri arasında da Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde yattığı da görülmektedir.Öyle ise, davacıya 15.11.2012 günlü duruşma gününü bildiren tebligatın usulüne uygun olduğunu, işlemden kaldırma kararı ve bunun devamı olarak da açılmamış sayılma kararının doğru olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.Hal böyle olunca, işin esasının incelerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açılanan nedenle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.