MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 24/09/2013NUMARASI : 2012/152-2013/369Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece kayıt maliklerinin gaipliği sebebi ile iptal ve vakfı adına tesciline ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi.. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, 5737 sayılı Yasa'nın 17. maddesine dayalı olarak açılan tapu iptal ve vakıf adına tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, kayıt maliklerinin gaipliği sebebi ile iptal ve vakfı adına tescile karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 11 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın 9/24 payının Cenap kızı Cemile, 2/24'er payının da Cemalettin kızı Kadriye ve Cemalettin oğlu Vasfi adına kayıtlı olduğu, taşınmaz tapu kaydında F. Ş. H. E. Vakfından icareli olduğuna ilişkin şerh bulunduğu, davacı idarenin 5737 sayılı Yasanın 17. maddesindeki koşulların oluştuğu ileri sürülerek, anılan paylar yönünden vakıf adına tescil talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki, 5737 sayılı Yasa'nın 17. maddesinde; "Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk veya mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir." hükmüne yer verilmiş olup, anılan koşulların varlığının tespiti halinde taşınmazın vakfına döneceği kuşkusuzdur.Ne var ki, mahkemece; hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme imkânı yoktur. Şöyle ki; çekişme konusu taşınmazdaki paydaşlar Cenap kızı Cemile, Cemalettin kızı Kadriye ve Cemalettin oğlu Vasfi'nin gaip olup olmadıkları, mirasçılarının bulunup bulunmadığı hususunda herhangi bir araştırma yapılmamıştır.Hâl böyle olunca, çekişme konusu taşınmazın ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir tapu kütük sureti ile adı geçenler adına pay tesciline ilişkin tüm dayanak belge suretlerinin temini, adı geçenlerin gaip olup olmadıkları, mirasçılarının bulunup bulunmadığının hususunda usulüne uygun araştırma yapılması, nüfus müdürlüğünden nüfusa kayıtlı olup olmadıklarının tespit edilmesi ve zabıta araştırması yapılarak anılan yasada belirtilen koşullarının mevcut olup olmadığının tereddüte yer bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik tahkikat ile yetinilerek karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, dosya içeriği ile bağdaşmayan gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması da isabetsizdir.Davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 29.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.