MAHKEMESİ: MUDANYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 01/02/2011NUMARASI: 2009/356-2011/38Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 4 nolu bağımsız bölümü bakımını yapması için oğlu davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, davalının bakımını yapmadığı gibi kendisini evden kovduğunu, satışın bedelsiz olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.Davalı, yargılamaya katılmadığı gibi davaya cevap da vermemiştir.Mahkemece, davacının iddiasını yazılı delille ispat edemediği, yemin deliline de dayanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ....raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacının çekişme konusu 4 nolu bağımsız bölümü 28.09.2007 tarihli akitle satış suretiyle oğlu davalıya temlik ettiği anlaşılmaktadır.Davacı, anılan bu temliki davalı oğlunun kendisine bakması koşuluyla bağış amacıyla gerçekleştirdiğini, satış bedeli ödenmediğini, davalının kendisine bakmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Davanın açıklanan bu niteliğine göre, iddianın taraf muvazaasına dayalı olduğu ve yazılı delille kanıtlanmadığı gözetilerek reddine karar verilmiş olması kural olarak doğrudur.Ancak, davacı dava dilekçesinde deliller bölümünde “her türlü yasal deliller” diyerek yemin deliline de dayandığından davacıya bu hakkı kullandırılmadan sonuca gidilmiş olması doğru değildir.Davacının sonradan verdiği delil listesinde açıkça yemin delilini bildirmemiş olmasının dava dilekçesinin yukarıda açıklanan içeriği gözetildiğinde sonuca etkili olmayacağı da kuşkusuzdur.Hal böyle olunca; davacıya yemin teklif etme hakkının hatırlatılarak, ondan sonra bir hüküm tesisi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi isabetsizdir. Davacının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi aracılığıyla) 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.