MAHKEMESİ : KOCAELİ 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/11/2013NUMARASI : 2012/674-2013/1071Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir. Davacılar, tapuda miras bırakan babaları adına kayıtlı 3290 parsel sayılı taşınmazı davalı şirketin haklı ve geçerli bir sebep bulunmaksızın depo olarak kullandığını, dava dışı kardeşleri Kadriye Yılmaz tarafından açılan ve muvafakat ettikleri dava sonucu Kocaeli 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davalının elatmasının önlenmesine ve ecrimisile hükmedildiğini, bu karar uyarınca davalıdan bir miktar ecrimisil aldıklarını, ancak aldıkları miktardan davalı yararına takdir edilen vekâlet ücretinin eşit olarak düşüldüğünü, belirlenecek ecrimisil miktarından davalı tarafından yapılan ödemelerin icra aşamasında mahsup edileceğini belirterek 05.07.2005 ilâ 05.07.2010 tarih aralığı için toplam 12.500 TL ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 04.07.2012 gün 2012/11745E-16789K sayılı kararıyla “Kocaeli 1.Asliye Mahkemesinin 2009/316 esasında görülüp karara bağlanan davada 22.11.2002-27.11.2007 dönemi için toplam 10.800TL ecrimisile hükmedildiği ve bu miktarın davacılara ödendiği, eldeki davada talep edilen 05.07.2005-27.11.2007 arasındaki ecrimisil isteğinin Kocaeli 1.Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanan dönemle çakıştığından, çakışan dönemlerin tespiti yapılıp, Kocaeli 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararına göre ödenen ve bu davayla çakışan ödemelerin mahsubu yönünde uzman bilirkişiden rapor alınarak belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi” gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmüne uyulan bozma kararında yapılması gereken iş ve işlemler açıkça belirtilmiştir.Bilindiği üzere; mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü meydana gelir. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu durum, mahkemeye hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında ki esaslar çerçevesinde işlem yapma zorunluluğu getirir. ( 09.05.1960 T, 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, HGK 29.05.2002 T, 7- 444/463 E.K sayılı kararı).Bozma kararına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur ve bozma kararında belirtildiği şekilde işlem yapılması bu sebeple zorunludur. Ne var ki, mahkemece bu zorunluluk gözardı edilmiştir. Şöyle ki, bilirkişi incelemesiyle belirlenen davacıların paylarına isabet eden ecrimisil miktarından çakışan dönemlere ilişkin davalı tarafından yapılan ödemenin mahsubu yapıldıktan sonra bozma kapsamı dışına çıkılarak Kocaeli 1.Asliye Mahkemesinin 2009/316 esasında görülüp karara bağlanan ecrimisil davasında reddedilen miktar üzerinden davalı yararına hükmedilen 5.320 TL vekalet ücretinin davacılar ve dava dışı kardeşleri Kadriye tarafından eşit olarak davalıya ödendiği gerekçesiyle 5.320TL'den davacıların paylarına isabet eden 886,66 TL'nin belirlenen ecrimisil miktarına eklenerek her bir davacı için 2.362,57 TL ecrimisil alacağına hükmedilmiştir. Hâl böyle olunca, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararı uyarınca sadece çakışan dönemlere ilişkin ecrimisil ödemelerinin mahsubunun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi, başka deyişle 27.11.2007-05.07.2010 dönem aralığı için belirlenen ecrimisile hükmedilmesi gerekirken bozma kapsamı dışına çıkılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalı vekilinin temyiz itirazı değinilen yön itibarıyle yerindedir; kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.