MAHKEMESİ: VİZE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ: 19/03/2010NUMARASI: 2010/12-2010/39Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 11 nolu bağımsız bölüme davalının haksız olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı, kiracı olarak taşınmazı kullandığını belirtip davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, karşı görevsizlik ile HUMK nun 25. maddesi uyarınca merci tayini için dosyanın Yüksek 20. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine karar verilmiştir.Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davalının çekişmeli taşınmazı önceki malikle yapılan kira akdi gereğince kiracı sıfatıyla kullandığı ve kira sözleşmesinden doğan her türlü tahliye davalarında Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1 sayılı parseldeki 11 nolu bağımsız bölümün kat mülkiyeti tesisi ile S.S.Vize Toplu İşyeri Yapı Koop. adına kayıtlı iken, 28.2.2008 tarihinde ferdileşme suretiyle davacı ad??na tescil edildiği, adı geçen kooperatif tarafından davalı aleyhine çekişme konusu taşınmazla ilgili kira aktinin feshi ve tahliye isteğiyle açtığı Vize Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/266 esas sayılı davası sonunda 2007/451 karar 26.12.2007 tarih sayılı kararı ile " çekişmeli yerin mülkiyetinin kura çekimi ile yeni malike geçtiği ve yeni malikin ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabileceği" gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği ve bu kararın derecttan geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.Davacı, kayden maliki olduğu 11 nolu işyerini davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın kullandığını, fuzuli şagil konumunda olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı ise taşınmazın önceki maliki olan kooperatif ile kira akdi düzenlediklerini belirterek kiracılık savunmasında bulunmuştur.Hemen belirtilmelidir ki, tüm dosya kapsamı ve özellikle yukarıda belirtilen önceki malik ile davalı arasında görülen tahliye davası gözetildiğinde, çekişmeli taşınmazın evvelki maliki kooperatif ile davalı arasında kira ilişkisinin bulunduğu sabittir. Esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir.O halde, davalının dava konusu taşınmazı kullanımının haksız olduğundan sözetme olanağı yoktur. Başka bir ifade ile davalının kullanımı kira ilişkisine dayalı olup, fuzuli şagil konumunda olmadığı tartışmasızdır.Hal böyle olunca, temyiz edenin sıfatı itibariyle kazanılmış haklar saklı tutularak ve görev hususunun kamu düzeni ile ilgili olduğu da gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.