Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10287 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 8322 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: TOMARZA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 29/03/2012NUMARASI: 2011/102-2012/44Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davacının tek başına dava açamayacağı ve verilen kesin süre içerisinde elbirliği mülkiyeti şeklindeki taşınmazın diğer ortaklarının muvafakatını almadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacının davaya konu 780 sayılı parselde dava dışı kişilerle birlikte paydaş bulunduğu, davalının ise taşınmazla kayden bir ilgisinin olmadığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, TMK.'nın paylı mülkiyete ilişkin 693/son maddesinde “Paydaşlardan her biri, bölünemeyen ortak menfaatlerin korunmasını diğer paydaşları temsilen sağlayabilir.” hükmü ile aynı Kanunun elbirliği mülkiyeti ile ilgili 702/son maddesinde “Ortaklardan her biri, topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır.” hükmü yer almaktadır.Anılan düzenlemeler gözetildiğinde, her iki mülkiyet türünde de davacının, üçüncü kişi konumundaki davalıya karşı tek başına dava açabileceği ve ileri sürülen isteklerde bulunabileceği kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, işin esasına girilerek tarafların tüm delillerinin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulmasi isabetsizdir.Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.