Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10265 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 6405 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : BÜYÜKÇEKMECE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ : 21/01/2010NUMARASI : 2007/665-2010/18Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları Ö. Ö.475 ada 6 parsel sayılı taşınmazı ile Giresunda bulunan 1 parsel sayılı taşınmazı davalı oğlu Ö. 26 parsel sayılı taşınmazıda davalı gelini F. mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla satış suretiyle muvazaalı temlik ettiğini, ayrıca murise ait kamulaştırma bedelinin davalı oğlu tarafından vekil sıfatıyla alındığını ve temlike konu taşınmazlardan gelir elde edildiğini ileri sürerek, tapu iptali, tescil, tazminat ve ecrimisil istemişlerdir.Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacıların miras payları oranında iptal-tescil ve tazminat isteklerinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.10.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat M. U.ile temyiz edilen vekili Avukat T. D.geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali, tescil, tazminat ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, miras bırakanın davalı oğlu Ö. R. ile gelini F. yapmış olduğu temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, belirlenmek suretiyle tapu iptali, tescil ve tazminat istekleri yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalılar vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddi ile hükmün değinilen yönlere hasren ONANMASINA.Ancak, yargılama aşamasında keşfen belirlenen değer gözetilmek suretiyle, mahkemece kabul kapsamına alınan davacıların miras payları üzerinden karar ilam harcı ve davacılar yararına avukatlık ücreti takdiri gerekirken temlike konu taşınmazların tümünün değeri üzerinden fazla harç alınması ve fazla avukatlık parasına hükmedilmiş olması doğru değildir. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 750.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 12.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.