Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10251 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 9923 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : KIRIKKALE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 01/02/2011NUMARASI : 2009/205-2011/29Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kadastroca malik hanesi boş bırakılan 67 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Yasasının 16/A maddesi kapsamındaki yerlerden olduğunu ileri sürerek, taşınmazın Hazine adına tescili isteğinde bulunmuştur.Davalı Kırıkkale Belediye Başkanlığı, tapunun belediye adına tescili gerektiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur.İhbar olunan Vakıflar İdaresi, taşınmazın teamül vakıflarından olduğunu, H. V.karısı K. A. Vakıf adına tescili gerektiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, 3402 sayılı Yasanın 16/A maddesi uyarınca Hazine adına tescili gereken yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, ihbar olunan vakıflar idaresi tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, kadastroca malik hanesi boş bırakılan taşınmazın Hazine adına tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; eldeki davaya konu edilen çekişmeli yerle ilgili olarak 3402 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca kadastro tutanağının düzenlendiği, ancak genel mahkemede davalı olduğundan bahisle aynı yasanın 30.maddesi uyarınca malik hanesinin hükmen tayin ve tespit edilmesi bakımından açık bırakıldığı anlaşılmaktadır. Eldeki davayla çekişme konusu taşınmazın malik hanesinin doldurulması istenilmektedir.O halde, anılan bu isteklere ilişkin çekişmenin 3402 Sayılı Yasanın 25. ve 27. maddeleri hükümleri karşısında kadastro mahkemelerince çözüme kavuşturulacağı başka bir ifadeyle aynı yasanın 30. maddesi hükmü gözetilerek kadastro mahkemesince gerçek malikin tespit edilerek onun adına sicil kaydı oluşturulmak üzere karar verileceği kuşkusuzdur. Öyle ise, malik hanesi açık bırakılan taşınmazla ilgili sicil kaydı oluşturmak üzere kadastro mahkemelerinin görevli olduğu göz ardı edilmek suretiyle çekişmenin genel mahkemede karara bağlanmış olması doğru değildir.Hal böyle olunca, mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Vakıflar İdaresinin, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.