Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10218 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 8726 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: MURATLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 01/02/2010NUMARASI: 2009/68-2010/12Taraflar arasında görülen davada;Davacılar vekili, dava konusu 52 ada, 26 parsel sayılı taşınmazda kayıt maliki olduğunu ve eşi olan diğer davacı ile birlikte tasarrufta bulunduklarını, davalının taşınmazın bir kısmına tarım yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, muarazaanın giderilmesi ve 5.000,00 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili isteğinde bulunmuş, aşamalarda davacı M. Ö. bakımından davayı takip etmediklerini bildirilmiştir.Davalı, çekişmeli taşınmazı 60 yıldır aynı sınırlar içinde ekip biçtiğini, Kendisine ait yer olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalının kayden davacıya ait çaplı taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksızın 23.11.2009 tarihli rapor ve ekli krokide (A) ve (B ) harfleri ile gösterilen 17.307 m² lik alana elatmanın önlenmesine, 5.000.00 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, diğer davacı M.Ö.bakımından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, muarazanın giderilmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinin davacı N.Ö.bakımından kabulüne, davacı M.Ö.bakımından HUMK’nun 409 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığına, özellikle; davalının kayden davacı N. Ö. ait çekişmeli taşınmaza haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın elattığı keşfen belirlenmek suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine, Ancak davacı N. Ö. çekişmeli taşınmazı 27/07/2006 tarihinde temellük ettiği gözardı edilerek mülkiyet hakkının iktisabından öncesini kapsayacak şekilde ecrimisile hükmedilmesi doğru değildir.Öte yandan; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesi uyarınca “Görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda, tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.” düzenlemesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ne şekilde vekâlet ücreti tayin edileceğini göstermiştir. Oysa, somut olayda, mahkemece M. Ö. hakkında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği halde tarifenin anılan maddesinin gözardı edilmesi ve kendisini vekille temsil ettiren davalı bakımından vekâlet ücreti hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir. Davalının, temyiz itirazları açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.