MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 16. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 08/05/2012NUMARASI: 2010/16-2012/257Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 18.06.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan Y. G.. ve vekili Avukat Ş.B..ile diğer temyiz edenler vekili Avukat M..A. geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimitarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldüDava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.Getirtilen kayıt ve belgelerden, davaya konu 2187 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tamamı muris M. G.adına kayıtlı iken, 25.04.2000 tarihli resmi akitte taşınmaz 4 hisse itibar edilerek muris tarafından 1/4 payı üzerinde bırakılıp 2/4 payının oğlu Y..a, 1/4 payının da oğlu H.ya satış yoluyla devredildiği; daha sonra taşınmaz üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca bina yapıldığı ve 17.08.2007'de kurulan kat irtifakı sonucunda 22 nolu büro vasıflı bölümünün 931/2562 payının davalı H..G. 1631/2562 payının muris M.. G..adlarına; 31 nolu büro vasıflı bölümünün tamamının davalı Y..G.. adına; 4 nolu asma katlı dükkan vasıflı bölümünün 1631/2331 payının davalı Y.. G.. 700/2331 payının davalı H.. G.adlarına tescil edildiği görülmektedir.Diğer taraftan, muris M.. G.n 19.05.2006 tarihinde öldüğü, geride mirasçıları olarak eşi K.. ile 2 oğlu, 5 kızı ve kendinden önce ölen kızından olma 4 torununun kaldığı; eşi K..'nın da 2009 yılında öldüğü tartışmasızdır. Murisin iki oğlu aleyhine murisin üç kızı tarafından asıl dava, iki kızı tarafından da birleşen dava açılarak miras payları oranında tapu iptali-tescil, aksi takdirde tenkis isteğinde bulunulmuştur.Davalılar, çekişmeli taşınmaz üzerine imar uygulaması sırasında konulan ipotek bedelinin kendileri tarafından ödendiğini, temlikin de bu ödemenin karşılığında yapıldığını savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Gerçekten de, toplanan delillerden, muris M..G..in davalı oğulları Y.. ve H. lehine yaptığı temliki işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, ipotek bedelinin davalılar tarafından ödenmesinin murisin mal kaçırma iradesini ortadan kaldırmayacağı sonuç ve kanaatine varılıldığından, davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalıların temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ancak, dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, asıl ve birleşen davanın davacılarının aynı zamanda ölen anneleri K..'dan kendilerine intikal etmesi gereken paylar yönünden de istekte bulundukları anlaşıldığından, anılan payların da kabul kapsamına alınması gerektiğinin düşünülmemesi isabetsizdir.Davacıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davacılar vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının diğer temyiz eden davalılardan alınmasına, 18.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.