Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 987 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 165 - Esas Yıl 2010





Davacı Ayşin vekili tarafından, davalı Tarık ve İpek aleyhine 23.02.2009 gününde verilen dilekçe ile tasarrufun iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 03.03.2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek, gereği görüşüldü.Dava, danışık (muvazaa) nedenine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yerel Mahkemece, mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur.Davacı, davalılardan Tarık’ın eski eşi olduğunu evlilik birliği içinde edindikleri malların paylaştırılması amacıyla Üsküdar Aile Mahkemesi’nde dava açtığı dava görüldüğü sırada davalının, evlilik birliği içinde edindikleri apartman dairesini diğer davalı annesine devrettiğini öğrendiğini belirterek, danışıklı yapılan satış işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, isteminin katkı payı alacağına ilişkin olduğu benimsenerek, davaya Aile Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İddianın ileri sürülüş biçimine göre davanın yasal dayanağının Borçlar Yasası’nın 18. maddesi olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, katkı payı alacağı nedeniyle Aile Mahkemesinde bir dava açmış olup o dava sırasında davalılar arasında danışıklı olarak taşınmaz mal devri yapıldığını öğrenmiş ve danışık hukuki nedenine dayanarak genel mahkemede eldeki davayı açmıştır.Dergimizin bu sayısında yayımlanan 21.10.2010 tarihli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Kararına bakınız.Danışık nedeni ile açılmış bulunan eldeki davanın yasal dayanağı Borçlar Yasası’nın 18. maddesi olup davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen danışıklı işlem, davacı yönünden haksız eylem niteliğinde olduğundan, uyuşmazlığın görüm ve çözüm yeri Hukuk Usulü Mahkemeleri Yasası’nın 1. ve izleyen maddeleri uyarınca belirlenecek genel mahkemelerdir.Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, işin esası incelenip varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin incelenmesinde şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.