Tebliğname No : 5 - 2013/4016MAHKEMESİ : Dinar Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/07/2011NUMARASI : 2006/33 Esas, 2011/64 KararSUÇ : Zimmet, görevi ihmal, ihaleye fesat karıştırmaMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;Sanıklara yüklenen suçlardan doğrudan zarar görmedikleri için mahkemece katılma taleplerinin reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılan müştekiler Kadir ve İsmail in hükümleri temyiz hakları bulunmadığından; vaki temyiz istemlerinin CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, sanıklar müdafiin temyiziyle sınırlı inceleme yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Sanık Ş.. Ş.. hakkında iddianamenin 10 ve 12, sanık A.. R.. hakkında 5, 12, 13, 14 ve sanık M.. O.. hakkında 5, 13 ve 14. bentlerde isnat edilen eylemler nedeniyle zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;Sanık A.. R..'a isnat edilen basit zimmet suçunun 765 sayılı TCK'da öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle aynı Kanunun 102/3 ve 104/2. maddelerinde belirlenen onbeş yıllık asli ve ilave zamanaşımına tabi ve son suç tarihinin 11/05/1999 olduğu, sanıklar hakkında görevi kötüye kullanma suçunun ise kanunda öngörülen cezasının miktarına nazaran 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 7 yıl 6 aylık eklemeli zamanaşımı süresine tabi olduğu ve son suç tarihi olan 30/04/2004 tarihinden itibaren inceleme gününe kadar zamanaşımı sürelerinin dolduğu anlaşılmakla;5237 sayılı TCK'nın 7/2 ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri gözetilmek suretiyle CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca sanıklar hakkındaki kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE,Sanıklar Ş.. G.., K.. D.., T.. Ö.., M.. O.., Y.. T.., H.. Ö.., B.. A.., M.. T.., V.. D.. ve A.. T.. haklarında kurulan beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;Sanıklar müdafiin temyiz itirazlarının vekalet ücretine yönelik olduğu gözetilerek vekalet ücretine hasren yapılan incelemede;Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddesinde yer alan "Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir." biçimindeki düzenleme nazara alınarak, kendilerini vekille temsil ettiren ve beraatlerine karar verilen sanıklar yararına vekalet ücretine hülmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı ve sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu cihetin yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "Kendisini vekil ile temsil ettiren ve beraatine karar verilen sanıklar için karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddesi uyarınca takdir edilen 2.200 TL. maktu vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanıklara verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Sanıklar M.. O.. ve A.. R.. hakkında Belediyeye ait kum ocağı, kepçe ve kamyon gelirlerine ilişkin kayıtları usul ve mevzuata uygun tutmayıp, bir kısım belediye alacaklarının tahsili ile ilgili işlem yapmamaları nedeni ile görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;Belediyeye ait kum ocağından vatandaşlara satılan kum karşılığında alınan ve tahsili için belediye kayıtlarına intikal ettirilmeyerek belediye alacağı olarak İbrahim , Veli , Ali , Ali ve Osman isimli şahısların üzerinde kalan 11.469,50 TL ile yine belediyeye ait kepçe ve kamyonun çalıştırılmasından dolayı tahakkuk ettirilen 24.459,25 TL'nin belediye gelir defter ve kayıtlarına intikal ettirilmediği ve paranın İbrahim , Veli , Ali , Ali ve Osman isimli şahısların üzerinde gözüktüğünün anlaşılması, bu paranın tahsili için icra takip yoluna da gidilmemesi karşısında, adı geçen şahısların tanık sıfatıyla celp edilerek ödeme yapıp yapmadıklarının sorulması, sonucuna göre suç vasfının belirlenmesi, sanıklara ödeme yapılmasına rağmen bu paraların belediye kayıtlarına intikal ettirilmediğinin saptanması halinde sanıkların eyleminin zincirleme nitelikli zimmet suçunu oluşturacağı nazara alınıp sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı, sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 09/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.