Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Ankara Barosuna kayıtlı avukat olarak görev yapan sanığın Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1878 Esas sayılı dosyasında katılanın vekilliğini üstlenmesine rağmen yargılamanın yalnızca 26/11/2008 tarihli celsesine katılıp sonraki celselere mazeret bildirmeksizin katılmayarak ve davalı vekili sıfatıyla yapması gereken işlemleri yerine getirmeyerek görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddiasıyla cezalandırılması talebi ile açılan kamu davasında; Avukatlık Kanununun 34, 41 ve 171. maddeleri uyarınca üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip etmekle, bu görevi özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmekle yükümlü olduğu, işi takipten isteği ile çekilmesi halinde dahi vekalet görevi, durumun müvekkiline tebliğinden itibaren onbeş gün süre ile devam edeceği nazara alındığında, ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma suçunun tüm unsurlarıyla oluştuğu gözetilmeden, oluşa uygun düşmeyen sanığın vekalet ücreti ve masraf ödenmediği, katılanın şifahi talimatına dayanarak dava ve duruşmaları takip etmediği, katılan tarafından harç ücreti verilmediği ve vekaletnameyi harçlandıramadığı için mahkemece vekilliğe kabul edilmediği yönündeki savunmalarına itibar edilerek, yazılı şekilde beraet kararı verilmesi,Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.