Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Mahkemenin gerekçesinde de vurgulandığı üzere, tellallık harcı ile ilgili 2464 Sayılı Yasanın 67.maddesinde (....belediye sınırları ve mücavir alanları içinde .... her çeşit menkul ve gayrimenkul mal ve mahsullerin satışının tellallık harcına tabii olduğu); aynı kanunun 68.maddesinde ise; (....tellallık harcını mal ve mahsullerini satan gerçek ve tüzel kişilerin ödemekle mükellef olduğu....) düzenlemeleri getirilmiştir. Yasanın bu emredici hükümlerine göre anılan harcın sorumlusu mal ve mahsullerini satan gerçek veya tüzel kişi, yani borçludur.Alacaklı Banka 492 Sayılı Harçlar Kanunun 123.maddesi gereğince tellallık harcından muaf olduğunu ileri süremez ise de, 2464 Sayılı Yasanın 67 ve 68.maddeleri gereğince tellallık harcının yükümlüsü borçlu olduğu için, Mahkemece alacaklı Bankanın şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekir. Ayrıca, şartname gereğince, tellaliye harcının alacaklı tarafından yatırılmış olması (mal sahibi adına bir ödeme olduğundan) ihtirazi kayıtla yapılan ödemenin geri istenmesi yasaya uygundur. Yerleşik Yargıtay uygulaması bu yöndedir.Öte yandan, 4389 Sayılı Kanuna 5020 Sayılı Kanunun 27.maddesi ile eklenen Ek–5.maddesinde; (Kamu bankalarında “.................... A.Ş. dahil” ve sermayesinin yarıdan fazlası kamu kurum ve kuruluşlarının idare ve kuruluşlarına ait olan yada hisselerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil yetkisi bulunan ve özel kanunla kurulmuş bankalarda bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bankacılık teamüllerine göre teminatlı ve/veya yetersiz teminatlı kredi kullanıpta vadesi geçtiği halde henüz ödenmemiş, süresi uzatılmamış ve yeniden yapılandırılmamış kredileri kullananlar yada yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit veya karşılıklı verilen banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller, taşınır ve taşınmaz rehni, ipotek, üst hakkı, intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı ayni hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan haklarında diğer bankaların ve üçüncü kişilerin, muvazaadan ari hakları aleyhine olmamak üzere fon ve Hazine alacaklarına ilişkin tedbir, takip ve tahsil hükümleri bankalarınca uygulanır.) hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda alacaklı .................. A.Ş. yasanın anılan maddesi kapsamına girdiği için 4389 Sayılı Kanunun 14/5-c gereği harçtan muaftır. Ayrıca, anılan maddeye 5020 Sayılı Kanunun 19.maddesi ile eklenen (Ek-2.cümle) gereğince (borçlu tarafından ödenmesi gereken tahsil harcı dahil her türlü vergi, resim, harç ve masraflar fon alacağından mahsup edilemez.) bu özel hüküm nedeniyle Hukuk Genel Kurulunun tahsil harcının dosyaya yatan paradan mahsubu gerektiği yönündeki 09.06.2004 tarih ve 2004/12-336 E. – 2004/338 K. sayılı kararının olayda uygulanma yeri yoktur. Kabul edilen bu ilkeler doğrultusunda şikayetin kabulü yerine reddi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.