Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 918 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 8017 - Esas Yıl 2010





Davacı vekili, dava dışı RA Ayakkabı Ltd. Şti. nin davalı bankadan kullanacağı kredi ile araba almak istemesi üzerine davalının verilecek kredi sebebiyle araç üzerine rehin tesisi için proforma fatura istediğini, davalının talebi üzerine 26 ... plakalı araca banka lehine rehin tesis edildiğini, davalının bundan sonra aracın bedeli olan 39.848.39 TL.yi tüm vecibelerini yerine getiren müvekkiline ödemesi gerekirken ödemediğini ileri sürerek 39.848.39 TL'nin 02.06.2008 tarihinden itibaren reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin 26 ... plakalı aracın alınması için RA Şirketine kredi kullandırmadığını, söz konusu şirketin kullandığı başka kredilerden ve R.A. Ltd. Şti.ne kefaletinden dolayı müvekkiline borcu bulunduğunu dava konusu olan aracın kullandırılan kredilerin teminatı olarak bankaya rehin edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, toplanan delillere göre aracın davacı tarafından davalı bankaya borçlu dava dışı şirket adına düzenlenen satış faturasına göre trafiğe kaydedildiği anlaşılmakla, davacının, davalının kullandıracağı araç kredisine hazırlık için fatura düzenlediği iddiası sabit görülmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Davacı, dava dışı müşterisinin bankadan kullanacağı krediye güvenerek araç satmış ve sattığı araç üzerine de bu kredi nedeni ile rehin tesis edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesine göre, “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.” Davalı banka, davacının sattığı araç üzerine, araç nedeniyle verdiği krediden dolayı rehin tesis ettiğine ve dava dışı müşterisinden olan alacağına karşılık rehni paraya çevirerek tahsilat yaptığına göre, araç karşılığı ödemesi gereken tutarı davacıya ödemesi ve bilahare bu tutarı müşterisinden istemesi gerekir. Nitekim bilirkişi de aynı yönde mütalaada bulunmuştur. Bu itibarla davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı lehine bozulması gerekmiştir.SONUÇYukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün yukarıda yazılı nedenle davacı yararınaBOZULMASINA,ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 27.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.