NUMARASI : 2013/519-2015/307Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekili ile davalı yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:- K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacı idare vekili ve davalı tarafça temyiz edilmiştir.Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tesbit edilmesinde; üzerinde bulunan ve taşınmaza bahçe niteliği kazandırmayan fidanlara ise yaş, cins ve verim durumlarına göre değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Bu nedenle davalının temyiz itirazları yerinde değildir.Davacı idare vekilinin temyiz istemine gelince,Dava konusu taşınmazın konumu, yüzölçümü ve bilirkişi raporunda yazan özellikleri dikkate alındığında %10 objektif oranında değer artışı uygulaması gerekirken % 20 objektif değer artışı belirlenerek fazlaya hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekili ile davalının temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine davalıdan peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.