Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9013 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2145 - Esas Yıl 2014
KararDavacı şirket tasfiye memuru, E.Elektrik Üretim A.Ş.'nin 11.05.2007 tarihinde tasfiye sürecine girdiğini, şirketin hiçbir mal varlığı bulunmadığı gibi ortakların da sermaye borçlarını ödemediklerini, hatta şirketin kuruluşundan itibaren hiçbir faaliyet göstermediğini, aksine 4.609, 33 TL tasfiye zararı oluştuğunu, fesih genel kurul toplantısının 28.11.2012 tarihinde yapılmasının ardından ilan için Ticaret Siciline başvurulduğunu, ancak davalının davacı şirket hissedarı K.A.'in hisseleri üzerinde ihtiyati haciz bulunması nedeniyle ilan talebini geri çevirdiğini, bu işlemin TTK'nın 133/2 maddesi ile bağdaşmadığını, şirketin kar payı ve tasfiye payının bulunmadığını ileri sürerek davalının 29.11.2012 tarih ve 2139 sayılı kararının iptaline, şirketin feshine ilişkin genel kurulunun tescilini talep ve dava etmiştir.Davalı, haciz kararının Ankara 8. İcra Müdürlüğü'nün yazısı doğrultusunda uygulandığını, dolayısıyla husumetin kendilerine ait olmadığını, Ticaret Sicilinin haczin akıbetini araştırmak gibi bir sorumluluğunda bulunmadığını, kaldı ki Ticaret Bakanlığı'nın 09.11.2004 tarih ve 7645 sayılı genelgesi uyarınca haczi sicil müdürlüğünün kaldırılmasına da imkan tanımadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi rapor ve tüm dosya kapsamına göre, uyuşmazlıkta 6102 sayılı TTK'nın uygulanması gerektiği, İİK'nın 94. maddesinin hisse senedi çıkarmamış anonim şirketler hakkında taktik edileceğini, şayet hisse senedi çıkarılmamış ise alacaklının ancak bilanço gereği pay sahibi borçluya düşen kar payından alacağını tahsil edebileceği, hisse senedi çıkarılmış ise hisse senedinin İİK'nın 88. maddesi gereğince menkul malların haczi hakkındaki hükümlere göre haczedilebileceği, ne var ki, bu ayrımın 6102 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden sonra önemini kaybettiği, anılan Kanunun 133/2. maddesi sermaye şirketlerinde alacaklıların alacaklarını kar veya tasfiye payından almak yanında hac-zedilmesini ve paraya çevrilmesini isteyebileceğini öngördüğü, şirketin sadece kağıt üzerinde kurulması herhangi bir ticari faaliyette bulunmaması nedeniyle alacak veya borcunun bulunmaması, bilakis tasfiye zararının oluşması, üç kez yapılan ilana rağmen alacaklıların müracaat etmemesi, şirketin hisse senedi çıkarma veya çıkarmama durumlarından hangisi söz konusu olursa olsun alacaklı dava dışı K.A.'e ödenebilecek herhangi bir meblağın bulunmaması, dolayısıyla tasfiye ilanının alacaklıya zarar vermemesi ve nihayet ortağın payının hacizli olmasının tasfiyeye engel olacağına dair yasada hüküm yer almaması gözetildiğinde davanın sübuta erdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, Ticaret Sicil Memurluğu işleminin iptali istemine ilişkindir. Davacı E.Elektrik Üretim A.Ş.'nin hissedarlarından olan dava dışı K.A.'in şirketteki hissesi üzerine Ankara 8. İcra Müdürlüğü'nün 2009/3195 Esas sayılı dosyası ile ihtiyati haciz konulmuş olup ihtiyati haciz kararının halen ayakta ve geçerli olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Anılan ortağın payı üzerinde bulunan icra takip işlemleri sonuçlanmadan ya da hisseler üzerinde bulunan haciz kaldırılmadan tasfiyenin tamamlandığından söz edilemez. Bu itibarla davalı Ticaret Sicil Memurluğu'nun işlemi yerinde olup mahkemece davanın REDDİNE karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne hüküm olunması doğru olmamıştır, kararın bozulması gerekmiştir.Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.05.2014 tarihinde oy birliği ile, karar verildi.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
RÜCU DAVASI ZAMANAŞIMI SÜRESİ
(.Davacı, dava dışı üçüncü kişinin mevzuat gereği kendisine indirimli tarife uygulanması gerekirken Başbakanlık Hazine Müsteşar-lığı’nın talimatı üzerine indirimli tarife uygulamasından vazgeçilmesi nedeniyle ödemiş olduğu fazla elektrik bedelinin geri alınması için açtığı dava sonucunda mahkemece v
KİRA BORCUNA İTİRAZ • KİRA SÖZLEŞMESİ - İTİRAZIN KALDIRILMASI
(.Dava, itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden istemin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, 15.07.2010 tarihinde başlattığı icra takibinde 01.06.2009 başlang
Kesinleşmeden icraya konulamayacak kararlar
Taraflar arasındaki “şikayet” kanun yolundan dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 22.03.2013 gün ve 2013/294 E., 2013/251 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçiler vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 22.11.
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?