MAHKEMESİ : Antalya 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/01/2014NUMARASI : 2013/987-2014/88İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalılardan M.. Y.. ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili için tahliye talepli olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davalı kiracı F.. S.. hakkında davanın kısmen kabulüne taşınmazın tahliyesine, davalı M.. Y.. hakkındaki davanın kısmen kabulüne tahliye talebinin reddine karar verilmiş hüküm davalı M.. Y.. ve davacı vekilince temyiz edilmiştir.Takibe konu yapılan ve hükme esas alınan 05/01/2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kiranın 450 TL olduğu ve her ayın 5 günü peşin ödeneceğikararlaştırılmıştır. Sözleşme kiracı davalı F.. S.. ile kiraya veren davacı S.. A.. arasında düzenlenmiş, M.. Y.. da müşterek ve müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzalamıştır. Davacı kira sözleşmesine dayanarak kiracı ve kefil hakkında 15/08/2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2011 Ağustuos-2013 Ağustos ayı dahil toplam: 11.250 TL kira 1.055,14 TL işlemiş faizin tahsili ve tahliye talebinde bulunmuştur. Davalı Fuat kiraları senet karşılığı elden ödediğini, senetleri de gerekli olmayacağını düşündüğü için yırtıp attığını savunmuş ise de ödemeyi kanıtlayamamış, davalı M.. Y.. ise davanın süresinde açılmadığını, 1 yıllık kiradan sorumlu olup 2012-2013 yılları kira bedelinden sorumlu tutulamayacağını savunmuştur. Mahkemece davalı kiracının tahliyesine, davalı M.. Y..'nın itirazının kısmen kaldırılmasına, 2.250 TL asıl alacak 382,29 TL işlemiş faiz üzerinden takibin devamına, asıl alacak üzerinden %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline, tahliye davasının reddine karar verilmiştir.Davalı Kefil M.. Y..’nın temyiz talebi incelendiğinde; 01.07.2012 tarihinden önce yürürlükte olan Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 493. maddesi hükmü gereği bir kimse belirli bir süre için kefil olup da bu zamanın sona ermesini takip eden bir ay içinde alacaklı icraya ya da mahkemeye başvurarak hakkını talep etmezse veya takibatına uzun süre ara verirse kefil kefaletten kurtulur. Sözleşmeyi müşterek müteselsil kefil olarak imzalayan M.. Y..’nın takibe konu borçtan sorumlu olabilmesi için 818 sayılı BK 493 Maddesine göre sözleşme bitim tarihinden itibaren bir ay içinde takibin yapılması gerekir. Sözleşmedeki kefilin sorumluluğu sözleşme süresince olup uzayan dönemden sorumlu tutulabilmesi için sözleşme süresinin ve borç miktarının açıkça belirtilmesi gerekir. Bu nedenle kefil sözleşme süresince sorumlu olup kefilin sorumluluğu 05/01/2012 tarihi itibariyle sona erdiğine ve Borçlar Kanununun 493 maddesine göre sorumlu olduğu miktar için sözleşmenin bitiminden itibaren bir ay içinde takip yapılmadığından kefil borcundan kurtulmuştur. O nedenle kefil hakkında açılan davanın da reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davacı vekilinin yargılama giderlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen, davacı vekili tarafından bilirkişi incelemesi sebebiyle 150 TL bilirkişi ücreti davacı tarafından karşılandığı halde, yargılama giderleri hesaplanırken bunun nazara alınmamış olması da doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 28.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.