Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 874 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6227 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Trabzon 1. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/03/2014NUMARASI : 2012/1043-2014/280Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalılar ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, hor kullanma tazminatının, ödenmeyen Nisan ayı kirasının, davacı tarafından yönetime ödenen aidat bedelleri, yapılan tespit masrafı ve makul süre kirasının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 3.900 TL hor kullanma tazminatı, 2.700 TL mahrum kalınan kira bedeli, 165 USD karşılığı 293,70 TL yakıt bedeli, iki aylık ortak gider bedeli olan 200.00 TL 148,55 TL tespit harcı, 180,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere ödenen 1000 USD karşılığı 1.780,00 TL depozitonun mahsubu ile bulunan toplam 5.642,25 TL nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi üzerine hüküm taraf vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmiştir.1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı ve davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;Davacı vekili dava dilekçesinde, Davacı ile davalılar arasında 12/09/2008 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığını, davalıların kira sözleşmesi devam ederken 2012 Nisan ayı sonunda mecur terk ve tahliye ettiklerini, kira sözleşmesi hükümlerine aykırı olarak mecurun harap bir vaziyette bırakıldığından Trabzon 2 sulh hukuk mahkemesinin 2012/10 D. İş sayılı dosyası ile hasar tespiti yaptırılarak verilen hasar ve zararın 4.400,00 TL olarak saptandığını, mecur terk edildiği tarihte aylık net kira parasının 1.350,00 TL olduğunu ve davalıların en son Mart 2012 ayı kira parasının ödendiğini, gerek Nisan 2012 ayı kirası ve gerekse sözleşmesinin 12 ve 13 maddeleri gereğince kira yılının sona ereceği 12/09/2012 tarihine kadar olan süreye ilişkin kira paralarının ödenmemesinden davalıların sorumlu olduklarını, taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar olan süre için kiracının kira parasından sorumlu olduğu kabul edildiğinden davacının ödenmeyen Nisan 2012 ayı kirası ile birlikte kiraya verilmeksizin geçen Temmuz 2012 ayı kirası da dahil olmak üzere 4 aylık net kira parası tutarı olan 5.400,00 TL kira alacaklarının olduğunu, mecurun bulunduğu binada davalı tarafın sorumluluğunda bulunan dönemi de kapsayan yakıt giderinin son taksiti olan 165 USD ile Nisan- Temmuz 2012 ayları ortak gider tutarı 400,00 TL nin davacının eşi T.. Y.. tarafından yöneticiye ödendiğini, kira sözleşmesinde de belirtildiği üzere davacının 1.000 USD depozito akçesi verilmiş olup ödenen 165 USD yakıt gideri taksitinin tenzilinden sonra kalan 835 USD depozito parasının dava tarihindeki Türk Lirasına çevrilmesi karşılığı 1.500,00 TL sinin yukarıda belirtilen alacak kalemleri toplamı olan 10.200 TL'sından tenzili sonucu kalan 8.700,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, tespit için yapılan toplam 418,00 TL ile bu dava için yapılan giderlerin davalılardan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili cevabında; Davalılardan M.. H..’nin taşınmazı iş yeri olarak kullanmak üzere kiraladığını, taşınmazı iş yerini kullanmaya başlandıktan bir süre sonra Trabzon Belediyesinden gelerek belediyeden ruhsat alması gerektiğini bildirdiklerini, bunun üzerine Belediyeye müracaat ettiğinde, taşınmazın sadece davacıya ait olmadığını müşterek mülkiyete tabi olduğunu bu nedenle bütün taşınmaz hissedarlarının muvafakatlerinin olması gerektiğini söylediklerini, ancak bir kısım maliklerden muvafakat alamadığından Belediyeden ruhsat alamadıklarını, iş yapabilmesi ve ihalelere girebilmesi için ruhsat alması gerektiğini, davacının kusurundan dolayı iş yerini tahliye etmek zorunda kaldığını, iş yerinin kiralandığında “mesken” niteliğinde olduğundan ve yangın merdiveni bulunmadığından Belediyeden ruhsat alınamadığını, yapılan tespiti de kabul etmediklerini, iş yerini aldıkları gibi teslim ettiklerini, belirterek davanın reddini savunmuştur.Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 12/09/2008 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira bedelinin 1.000 TL olduğu, sözleşmenin 7. Maddesinde sonraki yıllar için kira bedelinin %10 oranında artırılacağı, sözleşmenin 8. Maddesinde Teminat olarak 1000$ verildiği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin bu maddeleri geçerli olup tarafları bağlar.Kural olarak erken tahliye halinde kiracı anahtar teslim tarihine kadar kira bedeli ile sorumludur. Anahtar teslim tarihinden sonra ise TBK.nun 325.maddesine göre kiralananın aynı şartlarda yeniden kiraya verilebileceği makul süre kira bedeli ile sorumludur. Kiralanan yerin tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için, kiralananın filen boşaltılması yeterli değildir. Anahtarında kiralayana teslimi edilmesi gerekir. Kiralanan yerin filen boşaltıldığının ve anahtarın teslim edildiğinin kanıtlama yükümlülüğü kiracıya aittir. Anahtar tesliminin davacı kiracı tarafından yazılı belge ile kanıtlanması gerekir. Davacı kiracının anahtar teslim tarihini kanıtlayamaması durumunda kiraya verenin anahtar teslim tarihi olarak bildirdiği tarihe itibar edilir. Davacı taşınmazın Nisan sonunda, davalı ise Mart ayı sonunda tahliye edildiği belirtmiş olup davalı taraf yazılı bir delille anahtar teslimini ispat edemediğinden taşınmazın Nisan ayında tahliye edildiği mahkemece de kabul edilmiş olduğu halde ödenmeyen Nisan ayı kirasına ve davacı tarafından yönetime ödendiği belgelenen Nisan ayı aidatının davalıdan tahsiline hükmedilmemiş olması doğru değildir.Ayrıca davacı tarafından Trabzon Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/10 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırılmış olup delil tespiti giderleri yargılama giderlerindendir. Yapılan bu masrafın da yargılama giderlerine dahil edilerek kabul ve red oranına göre taraflara yükletilmesi gerekirken tespit giderlerinin alacak kalemine dahil edilerek hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 28.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.