MAHKEMESİ : İstanbul 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/06/2014NUMARASI : 2014/357-2014/496İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kesinleşen takip nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece kiralanın tahliyesine karar verilmiş karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı alacaklı , taraflar arasındaki 01.08.2003 başlangıç tarihli, bir yıl süreli kira sözleşmesi ile davalı borçlunun davacıya ait taşınmazda kiracı olarak bulunduğunu, 30.12.2013 tarihinde başlatılan icra takibinde 18.822 TL bakiye kira borcunun tahsiliyle tahliyenin talep edildiğini, ödeme emri tebliğine rağmen davalı borçlunun itiraz etmediği gibi 30 günlük ödeme süresi içerisinde borcu ödemediğini belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı duruşmaya gelmemiş, cevap da vermemiştir. Mahkemece kiralananın tahliyesine karar verilmiştir.1-)Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere ve temyiz olunan kararda yazılı gerekçeye göre davalı kiracının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-) Takibe konu kira alacağının ödendiğine ilişkin temyiz itirazlarına gelince ;Davalı – kiracı vekili, taraflar arasındaki kira ilişkisine göre ödenmesi gereken kira borcunun her ay davacı alacaklının banka hesabına ödendiğini belirterek 2013 Ocak ayından itibaren 2014 Temmuz ayına kadar aylık 4.910,13 TL'den kira ödemelerine ilişkin banka dekontlarını eklemek suretiyle kararı temyiz etmiştir. Davacı alacaklı 30.12.2013 tarihinde başlattığı takip talebinde 18.822 TL bakiye kira alacağının tahsilini istemiştir.Ödeme emrinde alacağın hangi aylara ilişkin olduğu belirtilmeksizin '' bakiye kira alacağı'' olarak nitelendiği görülmektedir. Dava dilekçesinde de takipte istenen kira borcunun hangi aylara ilişkin olduğu açıklanmamıştır. Bu durumda takibe konu olan borcun hangi aylara ilişkin olduğu anlaşılamadığından davalı- kiracının dayandığı ödeme belgeleriyle borcun ödenip ödenmediği tesbit edilememektedir. Ödeme belgesi borcu sona erdiren özelliği nedeniyle her aşamada ileri sürülebileceğinden mahkemece öncelikle davacıya takipte istediği kiraların hangi aylara ilişkin olduğu açıklattırıldıktan sonra davalının dayandığı ödeme belgeleri üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine,. 28.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.