MAHKEMESİ :Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Karşılıklı BoşanmaTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise, tazminatlar ve nafakaların miktarları ile müşterek çocuk...'un velayeti ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1- Davacı-davalı, temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuştur. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 336/3. maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay’a yapılabilir ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 337/1. maddesi uyarınca da duruşma yapılmaksızın talep hakkında karar verilebilir. Davalının adli yardım talebini içeren dilekçesi ve dosya kapsamındaki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davalının kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken kanun yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu ve talebinin açıkça dayanaktan yoksun bulunmadığı kanaatine varıldığından davacı-davalının adli yardım talebinin temyiz harç ve giderlerine münhasır olarak kabulüne karar vermek gerekmiştir.2- Tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b-Dava tarihinden sonra 03.01.2014 tarihinde doğan, müşterek çocuk... yararına doğum tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, dava tarihinden geçerli olacak şekilde tedbir nafakası takdiri doğru değildir.c-Davacı-davalının boşanma davasının reddine karar verildiği halde; kendisini vekille temsil ettiren davalı-davacı kadın yararına bu dava nedeniyle de karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b ve 2/c bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.