Y A R G I T A Y İ L A M IXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX XXXXXXXXXXXXX XXXXXX XXXXX XXXXXXXXXXXXXXXXXX XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX XXXXX XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX XXXX XXXXXX XX TESCİLTaraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu çekişme konusu 22 ada 115 parsel sayılı taşınmazı kullanacağı krediye teminat olması için davalı Mevlüt'e bedelsiz olarak devrettiğini, kredi taksitleri ödendikten sonra taşınmazın iade edileceğinin yazılı belge ile kararlaştırıldığını, ancak davalının taşınmazı 12.08.2011 tarihinde davalı Birol'a, adı geçenin 02.12.2011 tarihinde davalı Ömer'e, O'nun da 11.09.2012 tarihinde davalı Fatma'ya devrettiğini, tüm davalıların el ve işbirliği içerisinde olup temliklerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir.Davalılar Mevlüt, Fatma ve Birol, dava konusu temliklerin bedeli karşılığında yapıldığını, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuşlar, davalı Ömer, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, 22 ada 115 sayılı parselin davalı Mevlüt'e teminat olarak devredildiği, sonraki malikler olan davalılar Birol, Ömer ve Fatma'nın iyiniyetli olmadıkları, tapuya güven ilkesinden yararlanamayacakları gerekçesiyle son kayıt maliki olan davalı Fatma hakkındaki davanın kabulüne, kayıt maliki olmayan diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davalı Fatma tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi Dilek Arzuhan Yeşil'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği dava değeri yönünden reddedildi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, çekişme konusu 22 ada 115 parsel sayılı taşınmazın ilk el davalı Mevlüt'e temlikinin inanç sözleşmesine dayalı olduğu, iddiasının 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İnançları Birleştirme Kararında belirtilen anlamda Mevlüt'ün imzasını içeren yazılı belge ile kanıtlandığı, Mevlüt'ün o dönem itibari ile Belediye Başkanı olup taşınmazı devrettiği davalılar Birol ve Ömer'in de aynı belediyede işçi oldukları, dolayısıyla iyiniyetli sayılmayacakları, son malik davalı Fatma'nın da ilk el Mevlüt'ün boşandığı eşi olup konumu itibariyle yine iyiniyetli sayılamayacağı, 4721 sayılı TMK'nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı, her ne kadar davalı Mevlüt başlangıçta dava konusu taşınmazı inanç sözleşmesine dayalı olarak temellük ettiğini,./..ancak sonradan davacı ile anlaşarak taşınmazı satın aldığını, satış bedelini de çek ile ödediğini savunmuş ise de çekin illetten mücerret olması karşısında 6100 sayılı HMK'nun 202. maddesi uyarınca delil başlangıcı kabul edilemeyeceği gözetilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 452.40.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 03.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.