Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8073 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12006 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : Maddi tazminat talebinin reddine, 200 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesineDavacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne dair hükmün davacı vekili tarafından süresinde temyiz edildiği ve davacının taleplerinin reddedilen kısmı nazara alındığında hükmün davacı açısından kesin nitelikte olmadığı, davalı Hazine vekilinin de buna bağlı olarak hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu ve bu kapsamda hükmün davalı Hazine vekili yönünden de temyizi kabil olduğu anlaşıldığından tebliğnamedeki görüşe iştirak olunmamış, 29/05/1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup bu hak asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağından ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin maddi tazminat kapsamına dahil edilemeyeceği, kaldı ki beraat kararı ile beraber davacı lehine 1.500 TL vekalet ücretine de hükmedildiği, davacı vekili tarafından sunulan 15.08.2014 tarihli 1.500 TL'lik serbest meslek makbuzundaki miktarın beraat karar tarihinde geçerli olan asgari avukatlık ücreti tutarından yüksek olmadığı gibi beraat karar tarihinden sonra düzenlenmiş olması nedeniyle de maddi zarar hesabında nazara alınamayacağı dikkate alındığında, davacı tarafın maddi tazminat talebinin serbest meslek makbuzundaki vekalet ücretinden ibaret olduğu gözetilerek maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekili ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hükmün gerekçesinin ''DELİLLER - DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ'' kısmında davacı ile ilgisi bulunmayan ''...'' ismine ve bazı bilgilere yer verilmesi suretiyle duraksamaya neden olunması,Kanuna aykırı olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün gerekçesinin DELİLLER - DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ kısmındaki ''Deniz Şeşan'' isminin çıkarılarak yerine davacının ismi olan ''...'' adının yazılması, yine aynı kısımdaki ''01.40'' ibaresinin çıkarılarak yerine ''01.35'' ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.