MAHKEMESİ : Bakırköy 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/05/2012NUMARASI : 2012/622-2012/764Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlu, 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 108.maddesi gereğince hakkında idare tarafından kesilen idari para cezasının ilamsız icra takibi ile tahsil edilmeye çalışıldığını, oysa idari para cezalarının 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre tahsilinin mümkün olduğunu beyanla takibin iptalini talep etmiştir.4857 Sayılı İş Kanunu'nun 108. maddesinde; "Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 ve 106 ncı maddelerdeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. 101 inci ve 106 ncı maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu il müdürü tarafından; birden fazla ilde işyerleri bulunan işverenlere uygulanacak idari para cezası ise işyerlerinin merkezinin bulunduğu yerdeki Türkiye İş Kurumu il müdürünce verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir. 106 ncı maddeye göre verilecek idari para cezası için, 4904 Sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (h) bendindeki tutar esas alınır” hükmü yer almaktadır. Anılan düzenlemeye ilişkin kanun gerekçesinde; 5728 Sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacı İle Çeşitli Kanunlarda Ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 4857 Sayılı Kanunun 108.maddesinin tahsil usulünün de belirlendiği ikinci fıkrası yürürlükten kaldırıldığından, bu maddeye istinaden kesilen idari para cezalarının tahsili usulünün belirlenmesine ihtiyaç duyulduğu,Türkiye İş Kurumunun 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanuna tabi olmadığı ve bu kanuna göre takip ve tahsil yetkisi bulunmadığı,4857 Sayılı Yasanın 30. maddesine aykırı davranan işverenler hakkında aynı yasanın 101. maddesine göre kesilen idari para cezalarının tahsilinde hukuki sorunun ortadan kaldırılması için İŞKUR tarafından kesilen idari para cezalarının genel esaslara göre tahsil edileceğine ilişkin yasal değişiklik yapılması gerektiği belirtilmiştir.Somut olayda borçlu işveren tarafından 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 30.maddesine göre (özürlü işçi çalıştırılmaması nedeni ile) aynı yasanın 101. maddesi gereğince İŞKUR İstanbul İl Müdürlüğü tarafından idari para cezası uygulanmış ve aynı yasanın 108.maddesi gereğince de para cezasının genel esaslara göre tahsili için ilamsız icra takibi yapılmıştır. Az yukarıda da belirtildiği üzere İŞKUR tarafından 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 101. maddesi gereğince verilen idari para cezalarının 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanuna göre tahsilinin mümkün olmadığı ve bu konuda genel esaslar çerçevesinde ilamsız icra takibi yapılması gerektiği 4857 Sayılı Yasanın 108. maddesinde açıkça belirtildiğinden mahkemece istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/01/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.