MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekili ile şikayet olunanlar ... ve ... Vergi Dairesi vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Şikayetçi vekili, ....Bankası A.Ş.'ye husumet yönelterek, alacağını müvekkiline temlik eden şikayet dışı ...'ün alacağının İş Mahkemesi ilamına dayalı işçi alacağı olduğunu, borçlunun taşınmazının satışı üzerine düzenlenen sıra cetvelinde ipotekli alacaktan sonra 1. sırada işçi alacaklarının olması gerekirken İİK’nın 206. maddesinde gösterilen imtiyazın sıra cetvelinde dikkate alınmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.Mahkemece, sıra cetvelinde şikayetçiden önce gelen diğer alacaklılara husumet yöneltilmesi için şikayetçi vekiline süre verilmiş, diğer şikayet olunanlara, şikayet dilekçesi tebliğ edilmiştir.Şikayet olunanlar vekilleri, şikayetin reddini istemişlerdir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçi alacaklı yönünden İİK'nın 100. maddesindeki koşulların gerçekleştiği, şikayetçi alacaklının alacağı sebebiyle hacze iştirak kuralları kapsamında ipotek alacaklısının alacağı ödendikten sonra geriye kalan satış bedeline ilk haczi koyan davalı ...Ş.'nin haczine, diğer davalı alacaklılar ... Başkanlığı ve ... Vergi Dairesi ile birlikte iştirak etmesi sebebiyle garameten paylaştırmada yer verilmesi gerekirken buna aykırı işlem yapıldığı, ....Bankası A.Ş. aleyhine şikayette bulunulmuş ise de, şikayetçinin ipotek alacaklısı olan adı geçen alacaklı ile ilgili itirazının bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin kısmen kabulü ile, ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/1856 Esas sayılı dosyasında düzenlenen 10.06.2014 tarihli derece kararının (sıra cetvelinin) iptaline, şikayet olunan ...Bankası A.Ş. yönünden şikayetin husumetten reddine karar verilmiştir.Kararı, şikayetçi vekili ile şikayet olunanlar ... ve ... Vergi Dairesi vekilleri temyiz etmiştir.1-Şikayet dilekçesinde husumet yöneltilen ve şikayete konu sıra cetvelinde ipotek alacaklısı olması nedeniyle kendisine pay ayrılan şikayet olunan T. Vakflar Bankası A.Ş. hakkındaki şikayetin esastan reddine karar verilmesi gerekirken, husumet yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamış ise de, adı geçen şikayet olunan yönünden karar, sonucu itibariyle doğru olmuştur.Bu açıklamalara ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Şikayetçi vekilinin diğer, şikayet olunanlar ...Başkanlığı ve ... Vergi Dairesi vekillerinin tüm temyiz itirazlarına gelince;Dosya kapsamından, şikayete konu sıra cetvelinde, borçluya ait taşınmazın satış bedelinden satış masrafları ayrıldıktan sonra, ipotekli alacak sahibi şikayet olunan ....Bankası A.Ş.'nin alacağının ödenmesine, kalan paranın ilk haciz sahibi ... Bankası'nın alacaklı olduğu icra dosyaları, ... ve Vergi Dairesi arasında garameten paylaştırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.İİK'nın 206. maddesi, anılan Yasa'nın “İflasın hukuki neticeleri” başlıklı yedinci babında yer almaktadır. Bu madde hükmü, iflas tasfiyesi sırasında düzenlenen sıra cetvelindeki imtiyazları düzenlemekte olup, hacze iştirak hali dışında haciz yolu ile ilgili takiplerde uygulanmaz. Haciz yolu ile takiplerde bedeli paylaşıma konu malın satış tutarı bütün alacaklıların alacaklarını karşılamaya yetmezse, bir sıra cetveli düzenlenir. Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvelinde kural, alacaklıların haciz tarihlerine göre sıralanmasıdır. Bunun için ilk kesin haciz sahibi alacaklı ve buna iştirak edebilecek diğer alacaklılar belirlenerek hacze iştirak dereceleri oluşturulur.6183 sayılı Kanun'un 69. maddesindeki koşullar varsa kamu alacağı sahibi olan bir alacaklı başka bir kamu idaresi tarafından konulan kamu alacağının haczine iştirak edebilir. Öte yandan, 30.07.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4949 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 268. maddesinin ilk cümlesi, "261 inci maddeye göre ihtiyaten haczedilen mallar, ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmeden önce diğer bir alacaklı tarafından bu kanuna veya diğer kanunlara göre haczedilirse, ihtiyati haciz sahibi alacaklı, bu hacze 100 üncü maddedeki şartlar dairesinde kendiliğinden ve muvakkaten iştirak eder." hükmünü içermektedir. Buna göre ihtiyati haciz uygulatan alacaklı 100. maddedeki belgelere sahipse ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmeden önce konulan haciz, İcra İflas Kanunu'na göre veya başka herhangi bir kanuna (örneğin, 6183 sayılı Kanun'a) göre konulmuşsa bu hacze iştirak edecektir. Önce ihtiyati haciz uygulayan alacaklı 100. maddedeki belgelerden birine sahip değilse, bu durumda kamu alacağından dolayı konulan hacze iştirak edemeyecek ve satış bedeli kamu idaresine ödenecektir. (Dr. Adnan Deynekli, Sedat Kısa, Hacizde ve İflasta Sıra Cetveli, 3. Bası, Ankara, 2005, sh. 54) Dairemizin 29.12.2011 tarih ve 1836 E, 2935 K; 24.05.2012 tarih ve 1290 E, 3646 K. sayılı ilamlarında açıklandığı üzere; İİK'nın 100. maddesi, 268/1. madde hükmündeki istisna dışında, ancak bu kanuna göre yapılan icra takipleri bakımından uygulanabilir. Bir diğer ifade ile anılan düzenleme ile kamu alacaklarının takip ve tahsili için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre konulan hacizlere iştirak, kural olarak mümkün değildir. İhtiyati haczin kesin hacizlere iştirakini düzenleyen İİK’nun 268. maddesine göre önceki tarihli ihtiyati haczin, henüz kesinleşmediği bir dönemde, bir başka alacaklı tarafından konulan kesin hacze iştiraki için, aynı Yasa’nın 100. maddesindeki şartları da sağlaması gerekir.İlk haciz kamu alacağı için konulmuş bir haciz değil, diğer anlatımla 3. kişinin haczi ise bu hacze kamu alacağı, koşulları oluşmuş ise iştirak edebilir. Zira, 6183 sayılı Kanun'un 21/1. maddesinde; üçüncü şahıslar tarafından haczedilen malların paraya çevrilmesinden önce o mal üzerine kamu alacağı için haciz konulması halinde kamu alacağının hacze iştirak edeceği ve satış bedelinin garameten paylaştırılacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm kamu alacaklarının ilk hacze iştirakleri yönünden özel bir düzenleme olduğundan, İİK'nın 206. maddesi kamu alacaklarının hacze iştirak etmesinde uygulanmaz. Kamu alacağının hacze iştiraki açısından kamu alacağının niteliği ve ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından, kamu alacağının ve ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak eder. İİK'nın 140. maddesinin ikinci fıkrasında 206. maddeye atıf yapılmış ise de, bu maddedeki imtiyazların sadece aynı derecede hacze iştirak eden ve kamu alacağı sahibi olmayan alacaklılara karşı ileri sürülmesi mümkündür. Diğer bir deyişle, İİK'nın 206. maddesindeki imtiyazlar, (hacze iştirak hali hariç, İİK.m.100-101) haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvellerinde, sonraki tarihli haciz sahibi alacaklıyı önceki tarihli haciz sahibi alacaklının önüne geçiremez. Dairemizin 29.11.2013 tarih, 6030 E., 7584 K. ve 23.06.2014 tarih 4342 E., 4795 K. sayılı ilamları bu yöndedir.İşçi alacaklarının haciz yoluyla düzenlenecek sıra cetvelindeki imtiyazları İİK'nın 206/4-A bendi hükmüne kıyasen ve İİK'nın 140/3. maddesi uyarınca haciz talep tarihinden geriye doğru 1 yıllık süre için söz konusudur. Bu sürelerin hesaplanmasında 206. maddenin son fıkrasındaki durma nedenleri de gözönüne alınır.Bu durumda mahkemece, İİK'nın 140. maddesinin 2. fıkrasında 206. maddeye atıf yapılmış ise de bu maddedeki imtiyazların sadece aynı sıradaki hacze iştirak eden ve kamu alacağı sahibi olmayan alacaklılara karşı ileri sürülmesinin mümkün olduğu gözetilerek, ipotek alacaklısının alacağı ayrıldıktan sonra, kalan bedelden sıra cetvelinde ...Başkanlığı ve ... Vergi Dairesine ayrılan ve adı geçen şikayet olunanlar tarafından itiraz edilmeyen miktarların adı geçen şikayet olunanlara ayrılması, uzman bir bilirkişiden şikayetçinin İİK'nın 206. maddesinin 4/A fıkrası da gözetilerek, belirlenecek imtiyazlı alacak miktarı ile ilgili rapor alınması, kalan paradan şikayetçinin imtiyazlı alacak miktarının ödenmesi, varsa artan kısmın şikayet olunan ... Bankası A.Ş.'ye ayrılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.Öte yandan, sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, gerekçede yeni sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirlemesi, diğer bir anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğinin saptaması, cetvelin hukuka uygun olmayan kısımlarının gösterilmesi, bu çerçevede işlem yapılması için İcra Müdürüne (İİK'nın 17/1 maddesi hükmüne kıyasen) talimat vermesi gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında gerekçe tekrar edilmeden sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinilmesi ve eda hükmü kurulmaması gerekir. Mahkemece, gerekçede yer alması gereken hususlara hükmün fıkrasından yer verilmesi, özel olarak İİK'nın 17/1 maddesine ve genel olarak da hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait bir sözün tekrar edilmemesine ilişkin HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olmuştur.Diğer yandan, 01.07.2014 olan şikayet tarihinin, gerekçeli karar başlığında 10.07.2014 olarak yazılması da doğru olmamıştır.3-Bozma nedenine göre, ...Başkanlığı vekilinin vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekili ile şikayet olunanlar ...Başkanlığı ve ... Vergi Dairesi vekillerinin temyiz itirazların kabulü ile hükmün şikayetçi, şikayet olunanlar ...Başkanlığı ve ... Vergi Dairesi yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, ...Başkanlığı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.