Temyiz İsteminde Bulunan Taraflar :1- Gümrük ve Ticaret Bakanlığı adına Gaziantep Gümrük Müdürlüğü2- … Sentetik Çuval Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi 3. Organize Sanayi Bölgesi İstemin Özeti: Davacı adına tescilli 11.10.1995 günlü 401 sayılı ve 28.02.1996 günlü 77 sayılı beyannamelerle, 29.09.1995 gün ve 39238 sayılı yatırım teşvik belgesi kapsamında muafiyet uygulanarak ithal edilen eşyanın beş yıllık süre dolmadan ve izin alınmadan satışının yapılması suretiyle teşvik şartlarının ihlal edildiğinden bahisle, tahakkuk ettirilen katma değer vergileri, kaynak kullanımını destekleme fonu payları ile vergiler ve fon payları üzerinden hesaplanan faizlere vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmasından sonra, konunun yeniden incelenmesi neticesinde, istenilmesi gereken alacağa katma değer vergilerinin %50'si oranında hesaplanan faizlerinin de eklenmesi suretiyle tesis edilen işlemlere vaki itirazın reddine dair işlemlerin iptali istemiyle açılan davada; konuyla ilgili mevzuatta, yatırım teşvik belgesi kapsamında ithal edilen makinelerin, Hazine Müsteşarlığının izni alınmaksızın, beş yıl süreyle devir veya temlik edilemeyeceği, satılamayacağı ya da ihracının gerçekleştirilemeyeceği, aksi halde başlangıçta yararlandırılan destek unsurlarının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca ilgilisinden tahsili yoluna gidileceğinin hükme bağlandığı, olayda, teşvik belgesi kapsamında 1995 ve 1996 yıllarında ithal edilen eşyanın, ithal edildiği tarihten itibaren beş yıllık süre geçmesinden sonra, (2003 yılında) satıldığının saptandığı; bu durumda, ithale konu eşya nedeniyle teşvik koşullarının ihlal edilmediği anlaşıldığından, dava konusu işlemlerin, başlangıçta alınmayan vergiler, vergilere ait faizler ile katma değer vergilerinin %50'si oranında hesaplanan faizlere ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmediği; diğer taraftan, fon paylarının ve fon payına ait faizlerin, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nda tanımı yapılan ithalat vergisi niteliğinde olmaması nedeniyle idari itiraz prosedürüne tabi olmadığı; dolayısıyla doğrudan dava konusu yapılması gerekirken düzeltme ve itiraz yollarına konu edilmesi nedeniyle iptali istemiyle açılan davanın bahsi geçen kısmında süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle, dava konusu işlemleri kısmen iptal eden, kısmen de davayı reddeden Gaziantep Vergi Mahkemesinin 15.04.2009 gün ve E:2008/1600; K:2009/668 sayılı kararının iptale ilişkin hüküm fıkrasının; yatırım teşvik belgesi kapsamında ithal edilen eşyaya ilişkin olarak teşvik koşullarının ihlal edilmesi nedeniyle, başlangıçta yararlanılan destek unsurlarının istenilmesi yolunda tesis edilen işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı iddiasıyla, davalı İdarece; redde ilişkin hüküm fıkrasının ise; ithale konu eşyaya ilişkin olarak davalı İdarece tesis edilen ilk işlemlerin, Vergi Mahkemesince, iptal edilmiş olmasına karşın, sonradan tesis edilen davaya konu işlemlerin fon payları ile fon paylarına ait faizlere ilişkin kısmı yönünden, davanın reddine karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek, davacı tarafından bozulması istenilmektedir Savunmanın Taraflarca, karşılıklı olarak temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmuştur. Tetkik Hakimi Murat Asiltürk'ün Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINAHüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:Temyiz başvuruları; davacı adına tescilli beyannameler ile yatırım teşvik belgesi kapsamında muafiyet uygulanarak ithal edilen eşyanın beş yıllık süre dolmadan ve izin alınmadan satışının yapılması suretiyle teşvik şartlarının ihlal edildiğinden bahisle, tahakkuk ettirilen katma değer vergileri, kaynak kullanımını destekleme fonu payları ile vergiler ve fon payları üzerinden hesaplanan faizlere vaki itirazın reddine dair işlemlerin iptali istemiyle dava açılmasından sonra, konunun yeniden incelenmesi neticesinde, istenilmesi gereken alacağa katma değer vergilerinin %50'si oranında hesaplanan faizlerin de eklenmesi suretiyle tesis edilen işlemlere vaki itirazın reddine dair işlemlerin iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemleri kısmen iptal eden, kısmen de davayı reddeden vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.Davalı İdarece, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, mahkeme kararının iptale ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.Davacının, mahkeme kararının, redde ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince: 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 242'nci maddesinin olay tarihinde yürürlükte bulunan şekliyle 1'inci fıkrasında; yükümlülerin, kendilerine tebliğ edilen gümrük vergileri için, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde ilgili gümrük idaresine verecekleri bir dilekçe ile düzeltme talebinde bulunabilecekleri; 3'üncü fıkrasında; kişilerin, düzeltme taleplerine ilişkin kararlara, idari kararlara, gümrük vergilerine ve cezalara karşı yedi gün içinde, kararı alan gümrük idaresinin bağlı bulunduğu gümrük başmüdürlüğü nezdinde itiraz edebilecekleri; 7'nci fıkrasında da, gümrük başmüdürlükleri kararlarına karşı, işlemin yapıldığı gümrük müdürlüğünün bulunduğu yerdeki idari yargı mercilerine başvurabilecekleri hükme bağlanmıştır.Yukarıda anılan hükümler uyarınca; gümrük vergileri için öngörülen idari itiraz prosedürünün gümrük vergileri kapsamına girmeyen fon payı ve fon payına ait faiz hakkında uygulanması mümkün değildir. Ancak, ilgililere tebliğ edilen işlemlerde, anılan alacaklar hakkında da Gümrük Kanununda öngörülen idari itiraz prosedürünün tamamlanarak dava açılacağının belirtilmesi, başka bir ifadeyle, ilgililere yanlış bilgi verilerek onların yönlendirilmesi halinde belirtilen idari usul izlenerek dava açılması mümkündür.Olayda, davacı adına tesis edilen işlemlerde, vergiler yanında, fon payları ve fon paylarına ait faizler için de Gümrük İdaresine itiraz edileceği belirtilerek ilgilinin yanıltıldığı anlaşıldığından, anılan idari başvuru usulü tüketilerek açılan davanın sözü geçen kısmında Yargılama Hukuku kurallarına aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından, davanın fon payları ve fon paylarına ait faizlere ilişkin kısmının esasının incelenmesi suretiyle hüküm kurulması gerekirken, süre aşımı nedeniyle reddedilmesinde isabet görülmemiştir.Öte yandan; işbu davaya konu fon payları ve faizlerine ilişkin olarak verilen Gaziantep Vergi Mahkemesinin 26.10.2010 gün ve E:2010/2639; K:2010/3651 sayılı iptal kararının Danıştay Yedinci Dairesinin 26.12.2013 gün ve E:2013/6184; K:2013/7893 sayılı kararıyla onandığı hususunun da gözetilmesi gerekmektedir.Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüne ve mahkeme kararının redde ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına oyçokluğu; bozma kararı üzerine, Mahkemece, yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına; davalı İdarenin, mahkeme kararının iptale ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz isteminin reddine oybirliği ile, 26.12.2013 gününde karar verildi. KARŞI OYDavacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, vergi mahkemesi kararının redde ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile kararın anılan hüküm fıkrasının onanması gerektiği oyuyla, Dairemiz kararının bu kısmına katılmıyorum.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
EMSAL ÜCRET ARAŞTIRMASI • SENDİKALAR MESLEK KURULUŞLARI
4857 sayılı İş Kanunu'ndan 32.maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir.Kanun'un kabul ettiği sınırlar içinde tarafl
İtirazın iptali davasında takipte talep edilen faiz için dava açılmamış olması -faiz üzerinden inkar tazminatına hükmedilemeyeceği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı vekilleri Avukat O.K. ve M.K.geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avu
Malen-Nakden kaydı yerine 'Ev içindir' yazar ise yine de kambiyo senedi niteliği korunur mu?
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunu
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?