Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminatHüküm : Davanın reddiDavacı vekilinin 25.07.2008 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle mahkumiyetine hükmedildiğini ancak infaz edeceği mahkumiyet süresinden fazla tutuklu kaldığını belirterek 466 sayılı Kanun gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Davacının, 03.06.1995 – 08.08.2001 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, İstanbul 3. Devlet Güvenlik Mahkemesinin 26.02.2003 tarih, 1995/204 Esas - 2003/54 Karar sayılı ceza dosyasındaki hüküm ile “silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçu nedeniyle hakkında 12 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedildiği, hükmün temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 15.01.2004 tarih, 2003/2205 Esas – 2004/95 Karar sayılı ilamı ile “4959 sayılı topluma kazandırma yasasından yararlanma isteğinin sorulması gerektiği” nedeniyle bozulmasına karar verildiği, bozma üzerine İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesince 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanun’un 7. maddesi gereğince yapılan uyarlama yargılamasında, 22.04.2008 tarih, 2004/66 Esas - 2008/95 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nun 314/2. Maddesi ve 3713 sayılı Kanun’un 5. maddesi gereğince “yasadışı silahlı örgüt üyesi olmak” suçu nedeniyle davacı hakkında 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmedildiğinin anlaşılması karşısında, CMK'nın 144/1-b maddesindeki, kanuna uygun olarak yakalanan veya tutuklanan kişilerden, tazminata hak kazanmadığı hâlde, sonradan yürürlüğe giren ve lehte düzenlemeler getiren kanun gereği, durumları tazminat istemeye uygun hâle dönüşenlerin tazminat isteyemeyeceği yönündeki düzenleme dikkate alınarak davacının tazminat talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemekle,Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 04.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.