Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7735 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3588 - Esas Yıl 2014





Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.-K A R A R-Şikayetçi vekili, borçlunun T.C. Z. Bankası A.Ş. T.Şubesi'nde bulunan mevduat hesabındaki paranın paylaştırılması için düzenlenen sıra cetvelinde, üst sıraya alınan alacaklı-şikayet olunanın haczinin 10.02.2011 tarihli müzekkere ile konulduğunu, bu şekilde gelecek para üzerine haciz konulamayacağını, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadan ise, İcra ve İflas Kanunu’nun 89. maddesinde gösterildiği şekilde birinci haciz ihbarnamesi çıkartıldığını, paranın müvekkilinin alacaklı olduğu dosyaya aktarılması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan vekili, şikayetin süresinde olmadığını, müvekkilinin dosyasından gönderilen yazı ile paranın 10.02.2011 tarihinde bloke edildiğini, şikayetçinin dosyasından yapılan bloke tarihinin 10.03.2011 olduğunu, üçüncü şahıs konumundaki bankanın sorumluluğunun yazının tebliğ tarihi ile sınırlı olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir.Mahkemece, İcra Mahkemesi'nce daha evvel 09.05.2012 tarih ve 93 E., 125 K. sayılı kararla şikayet olunanın haczinin 11.02.2011, şikayetçi haczinin ise 09.03.2011 tarihinde konulduğunun tesbit edildiği gerekçesiyle şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 10.05.2013 tarih ve 2089 E., 3094 K. sayılı ilamıyla, kesin hükümden söz edilebilmesi için şikayetin taraflarının, konusunun ve hukuki sebebin aynı olması, önceki kararın da şeklen kesinleşmiş bulunması gerektiği, mahkemece daha evvelki şikayet yargılaması sırasında haciz tarihlerinin belirlendiği hükme gerekçe yapılmış ise de, sözü edilen şikayetin konusunun, paranın sıra cetveli yapılarak dağıtılması ile sınırlı bulunduğu, henüz ortada sıra cetveli yokken yapılmış bir şikayet üzerine, taraflarının haciz tarihlerinin ve hacizlerinin kapsamının belirlenmesinin bağlayıcı olmayıp, tespit niteliğindeki önceki kararın eldeki şikayet dosyası için kesin hüküm veya delil olmasına yasal olanak bulunmadığı, öte yandan üçüncü kişilerdeki alacak, mal ve hakların ne şekilde haczedileceğinin İcra ve İflas Kanunu’nun 89. maddesinde düzenlendiği, somut olayda şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasından üçüncü kişi konumundaki banka şubesine yazılan ve menkul haczi niteliğinde sayılabilecek bir yazı ile para üzerine haciz konulduğu, bu haczin, haciz tezkeresinin banka şubesine ulaştığı anda mevcut bulunan para üzerine konulduğunun tartışmasız olduğu, fakat bu şekilde konulan haczin, daha sonra hesaba yatacak paralar üzerine de konulmuş sayılamayacağı, anılan yasal düzenlemede gösterilen usul içinde haciz ihbarnamesi gönderilmek suretiyle konulan hacizlerin, borç ödeninceye kadar gelecek paralar üzerine de haciz konulduğu anlamına geleceği, mahkemece, haciz tarihlerinin ve kapsamlarının yukarıda belirtilen şekilde değerlendirilmesi ile varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; şikayet olunana ait Tokat 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/548 Esas sayılı dosyadan gönderilen haciz müzekkeresinin İİK'nın 89/1. maddesi hükmü koşullarına uygun tanzim edilmemiş olduğu, doğmuş ve doğacak hakları kapsayamayacağı, haciz konulan 10.02.2011 itibariyle 8,55 TL üzerine haciz konulabileceği, şikayetçinin alacaklı olduğu Ankara 26. İcra Müdürlüğü'nün 2011/1214 Esas sayılı dosyasından üçüncü kişi konumundaki banka şubesine yazılan anılan yasal düzenlemede gösterilen usul içinde haciz ihbarnamesi gönderilmek suretiyle konulan hacizlerin, borç ödeninceye kadar gelecek paralar üzerine de haciz konulduğu anlamına geleceği sonucuna varıldığı gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile Tokat 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/548 Esas sayılı dosyasında düzenlenen 25.06.2012 tarihli sıra cetvelinin iptaline, borçlu O.Ç.'e ait Z.Bankası T. Şubesi .. nolu hesabındaki 8,55 TL miktar için Tokat 2. İcra Müdürlüğü 2011/548 Esas sayılı dosya alacaklısının birinci sırada yer almasına, bu miktar için Ankara 26. İcra Müdürlüğü 2011/1214 Esas sayılı dosya alacaklısının ikinci sırada yer almasına, borçlu O. Ç.'e ait Z. Bankası T. Şubesi... nolu hesabındaki bakiye miktar için Ankara 26. İcra Müdürlüğü 2011/1214 Esas sayılı dosyası alacaklısının birinci sırada yer almasına, bu miktar için Tokat 2. İcra Müdürlüğü 2011/548 Esas sayılı dosyasının ikinci sırada yer almasına, İİK'nın 17/1. maddesi gereğince icra müdürlüğünce bu çerçevede işlem yapılmasına karar verilmiştir.Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir.1-Şikayet, sıra cetvelinde şikayete ilişkindir.Üçüncü şahıstaki para alacağının İİK'nın 110. madde hükmüne kıyasen hacizden itibaren bir yıllık süre içerisinde icra dosyasına celbinin istenmesi gerekir. Aksi halde haciz düşer (Satış talebi, para hacizlerinde dosyaya celbinin istenmesi suretiyle yapılır, paranın dosyaya girmesi ise satıştır.)İİK'nın 142. maddesinde, cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklının takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebileceği düzenlenmiş olup, bu madde hükmü ile sıra cetveline itiraz hakkı takip alacaklılara tanınmış ise de her alacaklı bu hakkı haiz değildir. YHGK'nın 05.03.2008 tarih ve 19-161 E., 213 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere, sıra cetveline itiraz eden alacaklının icra takibinin ve buna bağlı olarak geçerli bir haciz işleminin bulunması gerekir. Sıra cetveline yönelik itirazda bulunma yetkisi, bu itiraz üzerine düzenlenecek yeni sıra cetveline girme hakkı bulunan alacaklılara tanınmıştır. Bir diğer ifade ile bedeli paylaşıma konu mal üzerinde haczi ya da rehni bulunmayan alacaklının, sıra cetvelinin iptalini istemekte de hukuki yararı yoktur. Sıra cetveli bedeli paylaşıma konu mal üzerinde, satış tarihi itibariyle haczi bulunan alacaklılar dikkate alınarak düzenlenir. Aksi halde satış bedelinden pay ayrılamayacağından, adı geçenlerin sıra cetvelinin iptalini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır.Somut olayda, şikayetçinin alacaklı olduğu Ankara 26. İcra Müdürlüğü'nün 2011/1214 Esas sayılı dosyadan, borçlu O. Ç.'in T.C. Z. Bankası A.Ş. T. Şubesi'nde bulunan mevduat hesabındaki para için İİK'nın 89. maddesi uyarınca 28.02.2011 tarihli haciz ihbarnamesi gönderildiği, anılan bankaca verilen 15.03.2011 tarihli cevapla borçlunun hesaplarındaki paralara bloke konulduğunun bildirildiği, şikayetçi tarafça haciz konulan paranın 07.06.2012 tarihinde dosyaya istenildiği anlaşılmıştır.Bu durumda mahkemece, Dairemizin 10.05.2013 tarih ve 2089 E., 3094 K. sayılı ilamında tarafların haciz tarihlerinin ve kapsamlarının değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olup, bozma ilamına uyulmasıyla taraflardan herhangi biri yararına usuli kazanılmış hak oluşmadığı, hukuki yararının dava koşulu olduğu ve yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerektiği gözönüne alınarak, şikayetçinin haciz konusu paranın İİK'nın 110.maddesi uyarınca 1 yıllık süre içerisinde icra dosyasına celbini istemediği, bu nedenle haczin düştüğü, sıra cetveline şikayette hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle HMK'nın 114/1-h, 115/2 maddesi uyarınca şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasının incelenmesi doğru olmamıştır.2-Kabule göre, sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK. m.17/I) gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir. Mahkemece, açıklanan bu ilkeye aykırı şekilde hüküm fıkrasında düzenlenecek sıra cetvelinde icra dosyalarının sıralarının ve dosyalara düşen payın gösterilmesi, icra müdürününün yerine geçilmek suretiyle sıra cetvelinin düzenlenmesi anlamını taşıdığı gibi, HMK'nın hüküm fıkrasında gerekçeye ait herhangi bir sözün tekrar edilmemesine ilişkin 297/2. maddesine aykırı olmuştur.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, şikayet olunan yararına BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.