Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7657 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8208 - Esas Yıl 2015
Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma- Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 179/3-2, 62, 50/1-a, 52/1-4. maddeleri gereğince mahkumiyet- Taksirle yaralama suçundan açılan davanın düşmesineTrafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine, taksirle yaralama suçundan açılan davanın düşmesine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazlarının reddine ancak;Olay gecesi Sanığın idaresindeki araçla, , meskun mahalde, hafif virajlı ve iki yönlü yolda, direksiyon hakimiyetini kaybederek, yol dışındaki ağaca çarpması sonucu aracında bulunan arkadaşı mağdur ... 'ın vücut fonksiyonlarını 4. derecede etkileyen kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralanmasına neden olduğu olaydan yaklaşık bir saat sonra yapılan ölçümde 150 promil alkollü olduğunun tespit edildiği; bu nedenle atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarının oluştuğu, zarar suçunun oluştuğu ahvalde ayrıca tehlike suçundan cezalandırma imkanının bulunmadığı, TCK'nın 89/2. maddesi kapsamındaki yaralanmaların bilinçli taksirle işlenmesi halinde aynı Kanunun 89/5. maddesi uyarınca şikayete tabi olmadığı gözetilip, sanığın TCK 'nın 89/1, 22/3, 89/2-b maddeleri gereğince bilinçli taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken; suçun bilinçli taksirle işlendiği gözetilmeyip TCK'nın 89/2-b maddesi kapsamındaki yaralama suçunun takibinin şikayete tabi olduğu ve mağdurun şikayetçi olmadığı şeklindeki isabetsiz gerekçe ile davanın düşmesine, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise mahkumiyetine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 02.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.