Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 73 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13165 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bayramiç Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/11/2013NUMARASI : 2012/209-2013/231Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı vekili, dava dilekçesinde; Davacının 23.02.1999 başlangıç tarihli kira sözleşmesi gereğince kiracı olduğunu, sözleşme yenilenmediğinden fuzuli şağil durumuna düştüğünü, müvekkilinin merci tayini kararı aldığını ve kira bedellerini banka hesabına yatırmaya devam ettiğini, davalı idare ile davacı müvekkil arasında 13/07/2005 tarihinden sonraki dönem için kira ilişkisi olmadığını, kira borcu olmadığı halde davacı kiracı hakkında yapılan icra takiplerinin haksız olduğunu bu nedenlerden dolayı müvekkilinin 13/07/2005 tarihinden itibaren kira borçlusu olmadığının tespitine, kira sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren kira alacağı olarak tahsil edilen paranın faizi ile birlikte istirdadını istemiştir. Mahkemece uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı gerekçesi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.2886 Sayılı Devlet İhale Kanun'unun 5737 Sayılı Kanun'un 79/c maddesi ile değişik “Ecrimisil Ve Tahliye” başlıklı 75.maddesi'nin 3 ve 4.fıkrasında; “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine bulunduğu yer mülkiye amirince en geç onbeş gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” hükmü bulunmaktadır. Bu madde önceleri sadece Hazine tarafından bu kanun hükümlerine göre kiraya verilen taşınmazlar hakkında uygulanırken, 5393 Sayılı Belediye Kanun'unun 15/p-3 maddesi hükmüyle belediye taşınmazları, 5538 Sayılı Kanun'un 26/b maddesi uyarınca İl Özel İdareleri ve son olarak 5737 Sayılı Kanun'un 79/c maddesi uyarınca Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait taşınmazlar hakkında da uygulanması öngörülmüştür.Bu madde ile adı geçen kurumlara tahliye konusunda bir ayrıcalık tanınmıştır. Yasa, süre bitiminden itibaren ecrimisil alınacağını hüküm altına aldığından, 2886 Sayılı Yasa'nın 1.maddesi uyarınca usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracıyı fuzuli şagil kabul etmek gerekir.Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İl Özel İdareleri ve Belediyeler 2886 Sayılı Yasa uyarınca kiraya verdikleri taşınmazlarını, kira süresi sonunda, işgal ne kadar süre devam ederse etsin kiralananın 6570 Sayılı Yasa'ya ya da Borçlar Kanun'una tabi olup olmadığına bakılmaksızın her zaman gerek mahkemeden gerekse mülkiye amirinden tahliyesini isteyebilirler. Ecrimisil olarak alınması gereken paranın “kira parası” adı altında alınmış veya ödenmiş olması, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yenilendiği anlamına gelmez.Olayımıza gelince; Takipte dayanılan ve karara esas alınan 01.04.1999 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taşınmaz davalıya ihale suretiyle kiraya verilmiş olup sözleşme süresi 01.04.2002 tarihinde sona ermiştir. Sözleşmenin 2.maddesinde süre sonunda kira süresinin uzatılıp uzatılmayacağına belediye encümeni ve kira komisyonunca karar verileceği belirtilmiş olup, dosyadaki belgeler arasında bulunan 09.12.2003 tarihli encümen kararına göre sözleşme süresi en son 01.01.2004 tarihinden geçerli olmak üzere bir yıl uzatılmıştır. 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5538 sayılı Belediye Kanun'unun 15/p-3 maddesi hükmüyle belediye taşınmazları da 2886 sayılı yasanın 75.maddesi kapsamına alınmış olup değişikliğin yürürlüğe girdiği 13.07.2005 tarihinden itibaren davaya konu taşınmaz da 2886 sayılı yasanın 75.maddesi kapsamına alınmıştır. Bunun sonucu olarak kira ilişkisinin 6570 sayılı yasanın 11.maddesi uyarınca yıldan yıla yenilenmesi olanağı kalmadığından davalı 01.01.2006 tarihinden itibaren fuzuli şagil durumuna düşmüştür. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmadığına göre davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevi dâhilindedir. Bu nedenle mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 12/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.