Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7268 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5025 - Esas Yıl 2010
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacılar vekili dava dilekçesiyle, davalı tarafa Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasıyla sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı Cumali için 5.618,25 TL, Selma için 8.871,69TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı sigorta savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, davanın kabulü ile, davacı cumali için 5.618,25 TL, Selma için 8.871,69 TL olmak üzere toplam 14.489,94 TL tazminatın davacı Selma için dava dilekçesinde talep edilen 4.000 TL ve cumali için talep edilen 3.500 TL den toplam 7.500 TL’sine dava tarihi olan 07/04/2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacılar ayrı ayrı verilmesine, ıslah edilen taleple ilgili açıkça ıslah dilekçesinde faiz talebinde bulunulmadığından, kalan kısma yönelik olarak faiz yönünde hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan 11.01.2010 tarihli bilirkişi raporunda davalı tarafından 25.02.2009 tarihinde davacı baba için ödenen 10.594,60 TL ile anne için ödenen 9.471,05 TL destekten yoksun kalma tazminatı güncelleme yapılmadan hesaplanan tazminattan mahsup edilmiştir.Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeyi destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldıkları paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmişlerdir. Oysa destekten yoksun kalma tazminatı bu hesaplamanın yapıldığı gündeki verilere göre hesaplanmalıdır.Zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacılara yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirilmesi gerekir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı sigorta şirketine geri verilmesine 23.9.2010 günü oybirliğiyle karar verildi.