Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7220 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4218 - Esas Yıl 2015





Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Şirket yetkilisi olan sanığın, şirkete ait aracı üzerinde haciz kaydı olduğunu gizleyerek katılana noterde satışını yapıp parasını aldığı, katılanın aracın devrini almak istediğinde haciz kayıtları olduğunu öğrenip devir işlemini yapamaması üzerine sanığın katılana aracı kendisine geri vermesini haciz kayıtlarını temizledikten sonra aracı iade edeceğini söyleyip aracı aldıktan sonra başkasına kullanması için verdiği, bu süreçte aracın üzerine yeni hacizler gelmesine neden olduğu böylece sanığın TCK’nın 158/1-h uyarınca nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul edilen somut olayda;Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,Ancak;1- Şirket yetkilisi olan sanığın, şirkete ait aracı üzerindeki haciz kaydı ile katılana satıp parasını aldığı ancak daha sonra aracın üzerindeki haczi kaldıracağından bahisle geri alıp vermeyerek başka alacaklar nedeniyle üzerine yeni hacizler konulmasına sebebiyet verdiği ve parayı da iade etmediği, sanığın eyleminin temsil ettiği şirketin ticari faaliyeti kapsamında olmaması nedeniyle TCK’nın 157/1. maddesi uyarınca basit dolandırıcılık suçu yerine yanılgılı değerlendirmeyle TCK’nın 158/1-h maddesi kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi,2- Tekerrüre esas alınan ilamdaki cezanın kesin adli para cezası olması ve sanığın tekerrüre esas başka bir sicil kaydı olmamasına karşın, yazılı şekilde sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.