Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6854 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5112 - Esas Yıl 2013





Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.1) Tazminat davasında davacı olma ehliyeti (aktif husumeti kural olarak mal varlığında doğrudan doğruya zarar gören kişiye ait bulunmaktadır. Ancak, bir şeyi sözleşmeyle (kira, ariyet v.s.) elinde bulunduran zilyedi de onu aldığı gibi malikine aynen iade etmek zorunda olduğundan, zarar gibi malikine aynen iade etmek zorunda olduğundan, zarar bedelini zarar sorumlularından talep etme hakkına sahip olacaktır.Somut olayda; araç maliki (işleten) R.Ö.zarar bedelinin tahsili için dava açmış olduğundan, bu durumda araç sürücüsü olan A.Ö'nün dava açmakta hukuki yararının, dolayısıyla aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek, bu davacının davasının mahkemece aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.2) Olaya ilişkin olarak düzenlenen 31.05.2011 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağında, olay yeri kontrolsüz kavşakta her ne kadar davacı tarafa ait 19 M .... plakalı araç sağdan gelmekte ise de davalı tarafa ait 07 F ... plakalı araç geçişini tamamlamak üzere olduğundan olayda davalı sürücünün kusursuz olduğu, davacı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 09.08.2012 tarihli bilirkişi raporunda da özetle, davalı aracının sağdan gelen davacı araç sürücüsünün ise kavşağa hızlı ve dikkatsiz girdiğinden bahisle %25 oranında kusurlu olduğu ifade edilmiştir.Buna göre, mahkemece,kaza tespit tutanağı ile bilirkişi raporu arasında kusur oranları yönünden meydana gelen çelişkiler giderilmeden hüküm kurulduğu gbi, davalı tarafın olaya dair dinletmek istediği tanık Dilara Demirali'nin tanık sıfatıyla bilgi ve görgüsüne başvurulmadığı da görülmektedir.O halde, öncelikle yukarıda belirtilen davalı taraf tanığının olaya dair bilgi ve görgüsünün yöntemince tespitinden ve davacı tarafa ait aracın varsa, sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası da getirtildikten sonra, tarafların olaydaki kusur durumlarının açık bir şekilde belirlenmesi için dosyanın İTÜ ya da Karayolları Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kuruluna tevdii ile olay yeri, çarpma noktaları ve oluş şekli itibariyle, kaza tespit tutanağı, mevcut bilirkişi raporu, hazırlık soruşturma dosyası içeriği ve tüm dosya kapsamı birlikte irdelenerek tarafların olaydaki kusur oranlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, kusur yönünden meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi, ayrıca; davaya konu hasar kalemleri yönünden davacı tarafın gerçek zararının belirlenmesi için ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alındıktan ve varsa dava dışı sigorta şirketi ödemesinin zarar bedelinden indirilmesinden sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle ve davalı tarafın tanık dinletme yönündeki savunma hakkı kısıtlanarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.SONUÇYukarıda açıklanan nedenlerle, davalı F.K.B. ile davalı Y.Ş. tarafın temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı F. K.B. ile davalı Y.Ş.'ye geri verilmesine 13.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.