Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 680 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4543 - Esas Yıl 2012
Davacı, avukat olduğunu, davalılar ile 21.03.2006 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi yapıldığını, davalılar adına kayıtlı taşınmazlara karşı İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/30 esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptali ve tescil davasında davalılar vekili olarak temsil ettiğini, dayanak davada, davalıların davacı tarafla anlaşarak sulha bağlı feragat ile davayı sonlandırdıklarını, kendisine vekalet ücreti ödenmediğini, sözleşmenin 3.1. maddesinde ücretin “..dava konusu taşınmazların mahkemece tesbit edilecek rayiç değer üzerinden yüzde on beşi ve KDV” olarak kararlaştırldığı, 3.2. maddesinde “.....davanın kısmen yada tamamenreddedilmesi veya davacıların davadan feragat etmesi durumunda, karar kesinleşme tarihinde yüzde beş başarı priminin ek olarak avukata ödeneceği “3.3. maddesinde “müvekkilin davacılarla sulh olması, davayı takipten vazgeçmesi veya feragat etmesi, avukatı azletmesi, davanın takipsiz kalması, davacıların veya herhangi birinin davadan feragat etmesi gibi durumlarda da avukata aynı ücret ve başarı primi ödeneceği” hususlarının kararlaştırıldığını bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı olarak 40.000 TL.nin alacağın muacceliyet tarihi olan 17.08.2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 18.07.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile davalı Ali'den 181.750 TL......'dan 187.800 TL, Fatih'den 200.600 TL.nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar, sözleşmenin geçersiz olduğunu, talep edilen miktarın fahiş olduğunu, başarı priminin yersiz olduğunu ayrıca davacıya 344.000 TL. kısmi ödeme yaptıklarını bildirerek davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece davanın kısmen kabulü ile yapılan keşifte dava tarihi itibarıyla belirlenen rayiç değeri üzerinden sözleşmeye hesaplanan yüzde onbeş ve yüzde beş başarı primi olarak 176.393 TL' nin ......'dan, 186.469 TL.nin.........'dan, 200.600 TL' nin........en'den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerek-tirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.Dosyanını incelenmesinde; davacının davalılar vekili olarak 30.01.2006 tarihinde açılan davada davalıları temsil ettiği, davanın 1.013.000 TL harca esas değer üzerinden açıldığı, davalıların davacı tarafla anlaşarak sulhe bağlı feragat mahiyetindeki kararla davanın 17.07.2006 tarihinde bitirildiği, bu davanın davacısı ile davalıları arasında düzenlenen 21.03.2006 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi yapıldığı, sözleşmenin 3.1. maddesinde ücretin “....dava konusu taşınmazların mahkemece tes-bit edilecek rayiç değer üzerinden yüzde onbeş ve KDV” olarak kararlaştırıldığı, 3.2. maddesinde “..davanın kısmen ya da tamamen reddedilmesi veya davacıların davadan feragat etmesi durumunda, karar kesinleşme tarihinde yüzde beş başarı primi ek olarak avukata ödeneceği “3.3. maddesinde “müvekkilin davacılarla sulh olması, davayı takipten vazgeçmesi veya feragat etmesi, avukatı azletmesi, davanın takipsiz kalması, davacıların veya herhangi birinin davadan feragat etmesi gibi durumlarda da avukata aynı ücret ve başarı primi ödeneceği” hususlarının kararlaştırıldığı, davacıya 344.000 TL. kısmi ödeme yapıldığı, davacının sözleşme hükümlerine göre bakiye ücretini talep için eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Davacı, takip edilen davanın 1.013.000 TL harca esas değer gösterilerek dava açıldığını ancak mahkemenin keşif yapmadan önce tarafların sulh olması nedeniyle dava sonlandırıldığından mahkemece keşif yapılarak sözleşmenin 3.1. maddesinde tarif edilen taşınmazların rayiç değerinin tesbiti ile sözleşmeye göre ücretinin belirlenmesini talep etmiştir. Davalılar ise sözleşmenin geçersiz olduğu, aksi halde bile harca esas değerin esas alınması gerektiği savunulmuştur. Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesi (Değişik: 02.05.2001 tarihli 466/77 maddesi) hükmüne göre Yüzde 25'I aşmamak üzere, dava veya hükmolunacak şeyin değeri yahut paranın belli bir yüzdesi avukatlık ücreti olarak kararlaştırılabileceği belirtilmiştir. Buna göre taraflar arasında yapılan 21.02.2006 tarihli sözleşme bahsedilen yasal düzenlemeye uygundur. Davacı avukatın davalılar vekili olarak katıldığı ücrete konu dava 1.013.000 TL harca esas değer üzerinden açılmış ve keşif yapılmadan önce tarafların anlaşması sonucu sulhe bağlı feragat niteliğindeki kararla sonlandırılmış, karar harcı da bu değer üzerinden alınmıştır. Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinde yazılı “.... Dava veya hükmolunacak şeyin değeri.” ifadesine uygun olarak davalılara sağlanan menfaat 1.013.000 TL harca esas değerli davanın reddinden ibarettir. Buna göre mahkemece 1.013.000 TL müddeabih değeri üzerinden sözleşme vekalet ücretinin hesaplanması gerekirken mahkemece keşif yapılarak belirlenen değer üzerinden ücret takdiri usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇYukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle kararın davalılar yararına BOZULMASINA, 990.00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdanı alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 9.368.00 TL temyiz harcının istek halinde iadesine, 16.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.