Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6792 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 242 - Esas Yıl 2015





Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;Sanığın, 2010 yılının Haziran ayı içinde, bir otoparkta İcra Müdürlüğü tarafından yapılan hacizli bir aracın satış ihalesine katılmak isteyen mağduru, ihalenin yapılacağı yerden dışarı çağırarak ihaleye girmemesi konusunda tehdit ettiğinin kabul edildiği ilk olayda, mağdurun aşamalardaki anlatımında açıkladığı ihaleye ilişkin dosyanın getirtilerek incelenmesi, tüm deliller birlikte değerlendirilerek eylemin TCK'nın 235/2-c, 3-a maddelerine uyan ihaleye fesat karıştırma suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan;Zincirleme suç kapsamında değerlendirilen 27.08.2010 tarihinde sanığın, mahkumiyet hükümleri temyize gelmeyen iki sanıkla birlikte, mağdurun işyerine giderek, icralı araçların satış ihalelerine girmemesi konusunda mağduru tehdit ettiklerinin kabul edildiği olayda, icra ihalelerine girmenin TCK'nın 117. maddesi kapsamında "bir iş ve çalışma" niteliğinde bulunup bulunmadığı, buna göre de eylemin anılan kanunun 106/2-c maddesine uyup uymadığı tartışılmadan;Eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile zincirleme iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,Kanuna aykırı ve sanık S.. B..'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.