T.C.YARGITAY12. Ceza DairesiE: 2014/8404K: 2015/658Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 5271 sayılı CMK'nın 142/1. maddesine göre koruma tedbirleri nedeniyle tazminat istemlerinin hükmün kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve herhalde hükmün kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, tazminat davasının dayanağını oluşturan Elazığ 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/367 Esas – 2007/585 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) hırsızlık suçundan tutuklu kaldığı, yargılama sonunda 13.12.2007 tarihinde beraatine hükmedildiği, her ne kadar sanık (davacı) hakkında verilen beraat kararının Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 2011/3916 Esas – 2012/10209 Karar, 02.05.2012 tarihli ilamıyla onanması suretiyle kesinleştiğine dair şerh verilmiş ise de, tazminata dayanak dosyanın incelenmesinde, müştekinin davaya katılmak istemediği, beraat kararının sanık (davacı) Cihan’ın müdafiinin yüzüne karsı verildiği ve karara karsı sanık (davacı) lehine ya da aleyhine temyiz talebinin bulunmadığı, bahse konu Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 02.05.2012 tarih, 2011/3916 esas ve 2012/10209 karar sayılı ilamının dosyanın diğer iki sanığı hakkında olduğunun anlaşılması karsısında, sanık (davacı) açısından hükmün 24.12.2007 tarihinde kesinleştiğinin kabulünün gerektiği, tazminat davasının ise 14.02.2013 tarihinde, beraat hükmünün kesinleşme tarihini izleyen 1 yıl içinde açılmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz değerlendirme ile yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi,Kabule göre de;1- Davacının 12.11.2005 - 16.04.2007 tarihleri arasında tutuklu kaldığı ve tutuklu kalınan bu dönemde geçerli olan net asgari ücret üzerinden hesaplanacak 6.625 TL’nin maddi kazanç kaybı olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, davacının 12.11.2005 – 17.07.2007 tarihleri arasında tutuklu kaldığından bahisle 7.547,74 TL'nin maddi kazanç kaybı olarak fazla tayini,2- 29/05/1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup bu hak asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağından ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamına dahil edilemeyeceği gözetilmeden, davacı lehine beraat kararının verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince, hükmedilmesi gereken 450 TL tutarındaki vekalet ücretinin maddi tazminat hesabına dahil edilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.