Suça sürüklenen çocuk H.. K.. ile sanık A.. K.. hakkında mağdur Hasan’ı kasten yaralama suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suça sürüklenen çocuk H.. K..’in mağdur Hasan'a yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilerek reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, suça sürüklenen çocuk Hasan müdafıinin eksik incelemeye, sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Oluşa ve dosya içeriğindeki delillere göre; suça sürüklenen çocuk H.. K.. ile sanık Ahmet'in amca oğlu oldukları, olay günü bir düğün merasimi esnasında mağdur H.. K..'nın kardeşi olan Onur ile sigara isteme meselesi yüzünden tartıştıkları, tartışmada suça sürüklenen çocuğun arkadaşı olan M. E. Onur'a kafa atması üzerine Onur'un ağabeyi olan mağduru arayarak olay yerine çağırdığı, yakın mesafede bulunan evinden elinde sopa ile olay yerine gelen mağdurun "kim benim kardeşime vuran" diyerek sopayla sanık ve suça sürüklenen çocuğun da içinde bulunduğu kalabalığa doğru saldırdığı ancak sopanın mağdurun elinden düşürtüldüğü, sanık Ahmet'in mağduru önden kucaklayarak kollarını kilitler vaziyette tuttuğu sırada suça sürüklenen çocuğun da arkadan üç bıçak darbesiyle onu solda hemopnömotoraksa, karaciğer ve dalakta yaralanmaya neden olacak ve yaşamını tehlikeye sokacak şekilde yaraladığı, bıçakla yaralama sonrasında sanık Ahmet'in mağduru bıraktığı ve hep birlikte yere düşen mağduru tekmeleyerek darp etmeye devam ettikleri, çevreden gelenlerin müdahalesi ile sona erdiği anlaşılan olayda;1-Sanık Ahmet ve suça sürüklenen çocuğun fikirfikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek mağduru yaşamsal tehlike geçirecek şekilde yaraladıkları ve sanık Ahmet'in de mağdura yönelik eylemi nedeniyle cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle beraatine hükmolunması2- Sanık Ahmet ve suça sürüklenen çocuk H.. K..'in eylem birliği içerisinde gerçekleştirdikleri eylemleri sırasında, hedef aldıkları vücut bölgeleri, yara yerleri ve yaraların nitelikleri, kullanılan aletin elverişliliğine ilişkin hususlar birlikte dikkate alındığında; eyleme bağlı olarak ortaya çıkan kasıtlarının öldürmeye yönelik olduğu ve kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmaları gerektiği anlaşıldığı halde, vasıfta yanılgıya düşülerek suça sürüklenen çocuk hakkında kasten yaralamadan hüküm kurulması,3- Sanık ve suça sürüklenen çocuğun eylemlerini, mağdurun kardeşinin M.. E.. tarafından darp edilmesi üzerine kendilerine sopa ile saldırmasından müteşekkil haksız tahrik teşkil eden eylemlerinin yarattığı hiddetin etkisi altında kalarak gerçekleştirdikleri ve 5237 sayılı TCK.nun 29. maddesinin uygulanması sırasında asgari oranında indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş olup, suça sürüklenen çocuk müdafii ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin CMUK.nun 321 maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, suça sürüklenen çocuk Hasan bakımından CMUK.nun 326/son maddesi gözetilmek kaydıyla, 18/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.