MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı...vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı...vekili, ... İcra Müdürlüğü'nün 2010/1056 Esas sayılı dosyasında oluşturulan sıra cetvelinin, ilk sıra alacaklısı .... haczinin İİK'nın 106, 110. maddeleri uyarınca düştüğünü, bankanın, borçlu ... adına olan hisselerine haciz konulduktan sonra 500,00 TL satış masrafı yatırdığını, satış masrafının yetersiz olduğunu, masrafın ilk taşınırın satışı için konulduğunun kabul edilmesi gerekeceğini, diğer taşınırlara konan hacizlerin düşeceğini, masrafın hangi taşınır için konulduğunun belli olmadığını, sıra cetvelinde ilk sırada yer verilen ... Vergi Dairesi'nin pay defterine işlenmiş haczi olmadığını, satıştan sonra haciz yazısı yollandığını, sıra cetvelinin ikinci sırasında yer verilen ....'nin haciz tarihinin sıra cetvelinde yanlış yazıldığını ileri sürerek, müvekkilinin alacağının 1. sıradan kabulü ile 1. sırada yer alan .... ve ...'nün hacizlerinin düşürülmesine, 2. sırada yer alan ....'nin pay defterindeki haciz tarihi itibariyle kendilerinden sonra yer verilerek sıra cetveli düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı .... .... vekili, davacının aynı iddia ile 26.11.2013 tarihinde .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/661 Esas sayılı dosyasında, banka haczinin düştüğüne dair şikayette bulunduğunu, yargılama neticesinde haczin devam ettiğinin karara bağlandığını, bankanın kıymet takdiri raporu tebliğ edilir edilmez hisse senetlerinin satışını istediğini, satış avansının icra dosyasına yatırıldığını, müvekkilinin alacağını tahsil ettiği ve mükerrer tahsilat sağlamaya çalıştığı iddialarının asılsız olduğunu, bankanın alacaklı olup olmadığına ilişkin borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasının devam ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı ...Vergi Dairesi, borçlu ... adına kayıtlı ....'nin müvekkil idareye borçlarından dolayı 6183 sayılı Yasa kapsamında sorumlu olduğunu, Mustafa Adanır adına kayıtlı hisse senetlerinin İstanbul ve ... İcra Müdürlüklerince satışının yapılacağının öğrenildiği zaman mükellefin şahsi ve şirket borçlarına mahsup edilmek üzere satış bedelinin ... Vergi Dairesi hesaplarına aktarılmasının istendiğini, davaya konu olan sıra cetvelinin usulüne uygun düzenlendiğini, dava dilekçesinde ... davalı...gösterildiği; ancak dava dilekçesinin müvekkile tebliğ edildiğini, husumet itirazında bulunduklarını, tüzelkişiliğin ...'nda olduğunu, usulsüz tebliğ olduğunu, davanın sıra cetveline şikayet yolu ile İcra Hakimliği'nde görülmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı......., davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davaya konu sıra cetvelinin 02.05.2014 tarihinde düzenlendiği, 09.05.2014 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu, davacının sıra cetveline kendisinden önce birinci sırada yazılı davalı .... ... alacağının yanlış hesaplandığı, icra dosyasına yapılan önceki ödemelerle alacağının sona ermiş bulunduğu, haczin paraya çevrilmesine ilişkin talebin kötüniyetle yerine getirilmediği, satış masraflarının kendisi tarafından karşılandığı için davalının .... alacağının sıra cetvelinden çıkarılması, diğer davalı...Maliye Hazinesi'nin vergi alacağına ilişkin haczin satıştan sonraki tarihte kayıtlara işlendiğinden kendi alacağından sonraya yazılması gerektiği ve davalı...... alacağına ilişkin gerçek haciz tarihi 19.07.2013 olduğu halde sıra cetveline hatalı olarak 09.03.2012 olarak yazılmış olması nedeni ile kendisinden sonraki sırada yer verilmesinin gerektiğini iddia ettiği, davacının sıra cetvelinde kendisinden önce yer alan davalı...alacaklarının varlığı ve miktarına yönelik bir itirazı olmadığı, davalıların icra dosyasındaki tahsilat tutarları ile haciz tarihlerinin yanlış uygulanması sonucu kendisinden önceki sırada yer aldığı, davanın İİK'nın 142/1. maddesinde gösterilen nitelikte olmadığı, 142/3. maddesi kapsamında icra müdürlüğünün hacizlerin geçerliliği ve tarihlerdeki hatalı işlemlerine dayandığı, görevli mahkemenin İİK'nın 142/3 ve 16. maddeleri uyarınca İcra Mahkemeleri'ne olduğu gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı...vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı...vekilinin, davalılar ... ve Maliye Hazinesi'ne yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Davacı...vekilinin, davalı .... ...'ye yönelik temyiz itirazlarına gelince;Dava, sıra cetveline itiraza ilişkindir.6100 sayılı HMK'nın "Hâkimin Davayı Aydınlatma Ödevi" başlıklı 31/1. maddesi "Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir." şeklinde düzenlenmiş ve bunun hakimin görevi olduğu açıkça vurgulanmıştır. Maddede, hakimin maddi anlamda davayı sevk yetkisi düzenlenmektedir. Bu yetkisiyle hakim, olayın ve hukuki uyuşmazlığın olgusal ve hukuki boyutlarını gerekli olduğu ölçüde taraflara birlikte ele alabilecek, tarafların zamanında uyuşmazlığın çözümü için önemli vakıaların tamamı hakkında açıklama yapmalarını, özellikle ileri sürülen vakıalardaki eksiklikleri tamamlamalarını, delilleri ikame etmelerini ve gerekli talepleri ileri sürmelerini sağlayabilecektir.HMK'nın 194. maddesinde de somutlaştırma yüküne yer verilmiştir. Bir davada, ispat faaliyetinin tam olarak yürütülebilmesi, mahkemenin uyuşmazlığı doğru tespit ederek yargılama yapabilmesi, karşı tarafın ileri sürülen vakıalara karşı kendini savunabilmesi için, iddia edilen vakıaların açık ve somut olarak ortaya konulması gerekir. Genel geçer ifadelerle, somut bir şekilde ortaya koymadan iddia veya savunma amacıyla vakıaların ileri sürülmesi durumunda, yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi mümkün olmayacağı gibi, vakıaların anlaşılması için ayrıca bir araştırma yapılması ve zaman kaybedilmesi söz konusuolacaktır. Taraflar, haklarını dayandırdıkları hukuk kuralının aradığı koşul vakıalara uygun, somut vakıaları açıkça ortaya koymalıdırlar. Bu vakıaların somut olarak ileri sürülmesi, ilgili taraf için bir yüktür; bu yükü yerine getirmeyen sonuçlarına katlanacaktır.Öte yandan, borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına ya da hem sıraya hem alacağın esasına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK m. 142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK m. 142/son) ileri sürülmelidir. Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde mahkemece kural olarak, önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise davalı...alacağının varlığına ve miktarına yönelik itirazın incelenmesi gerekir.Somut olayda, davacı...tarafça, dava dilekçesinin 2. sayfasında davalı ..... yönünden ".... alacağının dayandığı, verilen krediler toplamı 1.250.000,00 TL karşılığı olarak yine ... 2010/9956 sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyasında 1.786.375,34 TL tahsilat yapmıştır. Yine ortak borçlu ...'ın kullandığı kredinin kontr-garantörü olarak alınan ....'ninde yine takip dayanağı kredilere ilişkin kontr-garantisi karşılığı 22.07.2010 tarihinde ....'ye 750.000,00 TL ödeme yaptığını, 29.01.2014 tarihinde de yine tarafımızca ... İcra Müdürlüğü 2010/3456 E. sayılı dosyadan satışını yaptığımız ....'nin satışından tahsil edilen 93.910,90 TL olmak üzere toplam 2.630.286,24 TL tahsil etmelerine rağmen halen 1. sıra alacaklısının alacak iddiasında bulunması hukuka, kanuna ve adalete aykırı hareket eden alacaklı bankanın mükerrer tahsilat yapma niyetinde olduğu aşikardır." denilerek sıra cetveline itiraz edilmiştir. Davacının, dava dilekçesindeki bu anlatımından, itirazın icra memuruna 100. madde bilgilerinin eksik ya da yanlış bildirildiğine yönelik olup olmadığı ya da davalı ....'ye ayrılan paya ilişkin alacağın hiç doğmadığına ya da doğup ta ödeme ile sonra erdiğine ya da sıra cetvelinde gösterilen miktarda bulunmadığına yönelik olup olmadığı hususu anlaşılamamaktadır.Davacının itirazı, icra memuruna 100. madde bilgilerinin eksik ya da yanlış bildirildiği yönünde olması halinde, bu itiraz, takip hukuku kuralları çerçevesinde icra müdürlüğünce yapılması gereken İİK'nın 138. madde hükmüne dayalı hesaplamaya, diğer anlatımla kendi alacağının srasına ilişkin olduğundan, mahkemece şimdiki gibi İİK'nın 142/son maddesi uyarınca İcra Mahkemesi'nin görevli olduğu kabul edilmelidir. İtirazın, davalı .... İş Bankası A.Ş' nin sıra cetvelinde ayrılan paya ilişkin alacağın hiç doğmadığına ya da sıra cetvelinde gösterilen miktarda bulunmadığına (alacağın doğumuna ya da gerçek miktarına) yönelik olduğunun belirlenmesi durumunda ise, davalı .... yönünden dosyanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydı ve uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekmektedir.Bu durumda mahkemece, davacı...vekilinden itirazın niteliğiyle ilgili açıklama alındıktan sonra davalı .... İş Bankası A.Ş'nin alacaklı olduğu icra dosyası getirtilerek, davacı...vekilinin açıklamasının sonucuna göre yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde işlem yapılması ve bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Öte yandan, HMK'nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Mahkemece, HMK'nın 114/1-c maddesihükmü uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın anılan 115/2. madde hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan 1086 sayılı HUMK'nın dava şartı öngörmeyen göreve ilişkin 7 ve 27. madde hükümlerine uygun olarak gerekçede, "mahkememizin görevsizliğine, hüküm fıkrasında, "Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine'' ibarelerine yer verilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı...vekilinin davalılar .... ve Maliye Hazinesi'ne yönelik temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re'sen BOZULMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.