Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6127 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 34120 - Esas Yıl 2015





##########MAHKEMESİ :##########İcra Hukuk Mahkemesi########################################Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakim....tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:1- İcra mahkemesinin ihalenin feshi isteminin reddine yönelik kararı yönünden;Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA),2- İİK.nun 134/2.maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınmaz.Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, sair nedenler yanında icra dairesince yapılan tespit sonucu düzenlenen ve satışa esas alınan kıymet takdir raporunun, taşınmazın bilirkişiler tarafından görülmeden tanzim edildiğini, taşınmazda tek balkon değil, iki balkon olduğunu, raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek re'sen de nazara alınacak nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesini istediği; mahkemece, kıymet takdirinin itiraz edilmeksizin kesinleştiği, ipoteğin fekki için açılan davanın mahkemece reddedildiği belirtilerek istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Bu durumda, özetlenen şikayet dilekçesinde öne sürülen iddialar sabit olduğu takdirde ihalenin yasaya uygun olarak gerçekleştirilmediği sonucuna varılacak olup, mahkemece de işin esası incelenerek, şikayetçinin istemi esastan reddediğine göre, şikayetçi- borçlunun para cezasına mahkum edilmesi gerekirken, ileri sürülen fesih sebeplerinin niteliğine göre işin esasına girilecek sebep olmadığı gerekçe gösterilerek borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmemesi yasaya aykırı bulunmuştur.SONUÇ : Mahkeme kararının yukarıda (2). maddede yazılı nedenlerle para cezasına hasren İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.