Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Özel hayatın gizliliğini ihlal, hakaretHüküm : 1-Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan: TCK'nın 134/2-2 son cümle, 62, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet2-Hakaret suçundan: TCK’nın 125/2-4, 62, 52/2-3-4. maddeleri gereğince mahkumiyetÖzel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm ile hakaret suçundan temyiz isteminin reddine ilişkin karar, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Hakaret suçundan verilen temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın temyiz isteminin incelenmesinde:TCK'nın 125/2-4, 62, 52/2 maddeleri uyarınca verilen 1.740 TL adli para cezasından ibaret mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz isteminin, ceza miktarı itibariyle kesin oluduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ilişkin .... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 16/04/2014 tarihli ek kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından, verilen ret kararının isteme uygun olarak ONANMASINA,2-Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesine gelince:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, uzlaşma hükümlerinin uygulanmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Sanığın müşteki ile aynı köyden olması nedeniyle bir süre duygusal boyutta arkadaşlık yaptığı, müştekinin başka biriyle nişanlanmasından sonra, sanık ile arkadaşlığını sona erdirdiği, buna sinirlenen sanığın, müştekinin isim, soyisim ve fotoğrafını kullanarak sahte web sitesi oluşturduğu, bu siteden katılan ile arkadaşlıkları sırasında yaptıkları telefon görüşmelerine ilişkin ses kayıtlarını yayınlamak suretiyle özel hayata ilişkin sesleri ifşa ettiği, sanığın ikrarıyla TCK’nın 136/1.maddesinde düzenlenen Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunun ve atılı suçun bu şekilde sübut bulduğu anlaşılmakla, sanık hakkında yalnızca özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,2- Sanık hakkında, müştekinin kişisel veri niteliğindeki ad, soyad ve günlük kıyafetle çekilmiş fotoğrafları kullanmak suretiyle sahte web sitesi oluşturma eylemi nedeniyle, TCK'nın 136/1.maddesi uyarınca da ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,3-TCK'nın 6/1-g maddesinde, ceza kanunlarının uygulanmasında, basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla yapılan yayınların anlaşılacağının belirtilmesi karşısında, hükümden önce 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesinin, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, b) Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, c) Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir.” hükmü gereğince, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı olup, sanığın, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 19/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.