Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5957 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 5847 - Esas Yıl 2012





4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 22/5. maddesi gereğince, .bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararların tarafları bağlayacağı ve bu kararlar İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre icra edileceği düzenlenmiştir.Para ve teminat verilmesi hakkındaki ilamların icrası İKK'nın 32 ve ardından gelen maddelerde düzenlenmiştir. Anılan maddede “para borcuna veya teminat verilmesine dair İlam İcra Dairesine verilince İcra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder.. ” hükmü yer almaktadır.Burada göz ardı edilmemesi gereken husus ise maddede yer verilen ilamların, icrası yorum gerektirmeyecek açık tahsil hükmü (eda hükmü) taşıyan ilamlar olduğu noktasıdır. Bu nedenle eda hükmü içermeyen “Tespite” ilişkin ilamlar icra takibine konu edilemezler.Somut olayda takibe dayanak yapılan.. Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'nın 22.02.2011 tarih ve 2010/295 sayılı kararında “Tüketici Y.Ü.'den bugüne kadar alınan kart aidatı ve hesap işletim ücretlerinin haksız olduğuna, sözleşme tarihinden bu güne kadar alınan kart aidatı ve hesap işletim ücretlerinin haksız olduğuna, sözleşme tarihinden bu güne kadar kesilen paraların iadesine.”, karar verildiği; ancak borçlunun alacaklıya likit bir miktarı ödenmesi yönünde eda hükmünün oluşturulmadığı, icra dairesince düzenlenen örnek 4-5 icra emriyle de, “sözleşme tarihinden takip tarihine kadar alınmış olan kart aidat bedelleri ve hesap işletim ücretlerinin faiziyle ödenmesinin” istendiği, belirli bir miktarın ödenmesinin talep edilmediği anlaşılmaktadır.O halde mahkemece, dayanak kararın eda hükmü taşımadığı ve takipte de ödenmesi istenilenin likit bir miktarının belirtilmediği nazara alınarak, şikayetin kabulü takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇBorçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, HUMK.388/4 (HMK 297/4) maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 21.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.