Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 588 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5550 - Esas Yıl 2014





Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil.. ve müşterekleri ile Hazine ve .. ve maşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 30.09.2010 gün ve 147/210 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacılar vekili eldeki dava ile birleşen dava dosyasına verdiği dava dilekçesinde, dava konusu 109 ada 6 parsel ile 114 ada 33 parselin 40 yıl önce kayıt malikinin mirasçılarından satın ve devralındığını, tapu kaydının hukuki değerini yitirdiğini açıklayarak 114 ada 33 parselin tapu kaydının tamamının “iptal” 109 ada 6 parselin ise tapu kaydının 1/2 oranında iptaliyle vekil edenleri adına tapuya tesciline, kalan 1/2 payın davacılardan .. adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.Davalı Hazine vekili, hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Davalılar ...davanın reddine karar verilmesini savunmuş, diğer davalılar yargılama oturumlarında temsil olunmamıştır.Davalı ..., 04.10.2007 tarihli oturumda, davayı kabul ettiğini, taşınmaz üzerinde hakkı olmadığını, dava konusu yerlerin satılarak devredildiğini bildirmiştir.Mahkemece, uyulan bozma ilamları gereğince davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava konusu 109 ada 6 parsel, dayanak eski tapu kaydı ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayalı olarak 24.05.1977 tarihinde kadastro yoluyla paylı mülkiyet şeklinde Hazine,...ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiş, paydaşlardan ...'a ait pay 24.01.1984 tarihinde intikal yoluyla davacılar adına tescil edilmiş, dava konusu 114 ada 33 parsel ise, 06.11.1979 tarihinde paylı mülkiyet şeklinde Hazine, ... ve müşterekleri adına tespit edilmiş, 01.07.1994 tarihinde yapılan imar uygulaması sonunda 1063 ada 1 ve 2 parsel, 1064 ada 1,2 ve 8 parsel ile 1076 ada 1 parsel numaraları verilmek suretiyle yeni parsellere revizyon görmüştür.Dava; TMK'nun 713/2 (TKM.639/2 m.) maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, bozma ilamlarına uyularak sonucu dairesinde işlem tesis edildiğine, pay iptaline karar verilendavalıların miras bırakanları adına kayıtlı paylar yönünden, davacılar lehine kazanma koşullarının gerçekleştiği belirlendiğine, pay maliki ... dışındaki paydaşların mirasçıları davaya dahil edilmek suretiyle usulüne uygun olarak taraf teşkili yapıldığına, bu kişilerin mirasçıları arasında Hazine bulunmadığına, Hazine adına kayıtlı paylar yönünden davanın reddine karar verildiğine göre, davalı Hazine'nin iptale konu paylar yönünden temyizde hukuki yararı bulunmadığından davalı Hazine vekilinin paydaşlardan Raşit dışındaki paylara ilişkin temyiz talebinin REDDİNE,Davalı Hazine vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, nüfus kayıtları ile veraset ilamlarından dayanak tapu maliklerinden ...nin 1917 yılında, .. 1945 yılında, ... 1340 (1924) yılında, ...’nun 1948 yılında, ..’ın 1991 yılında öldüklerinin belirlendiği, hisse sahibi olarak gözüken ...in ise yapılan araştırmada kim olduğu saptanamadığı açıklanarak pay sahibi... üzerindeki paylar yönünden yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Malikin tapu kütüğünden anlaşılamaması hali; taşınmaz malın sahibinin kim olduğunun bilinmesine yarayacak gerekli bilginin tapu sicilinden çıkarılmasının imkânsız olmasıdır (HGK.nun 10.4.1991 tarih 1991/8-51 Esas, 194 Karar sayılı ilamı). Kütükteki bilgi ve belgelerden, gerekli dikkati gösteren herkesin malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde ve malik sütununun boş bırakılması, malik adının müphem ve yetersiz gösterilmesi, malik adının silinmiş ve yenisinin yazılmamış olması gibi hallerde malikin tapu kütüğünden anlaşılamadığı sonucuna varılabilir. Somut olayda, dava konusu taşınmazlar dayanak tapu kayıtları ile tedavül kayıtlarına dayanılarak kayıt maliki adına tespit ve tescil edilmiştir. Kadastro tutanağındaki bu açıklamalar ile dayanak tapu kaydı nazara alındığında malikin tapu kütüğünden anlaşılamadığı sonucuna ulaşılmasına olanak bulunmamaktadır. Mahkemece,...üzerindeki pay yönünden kazanma koşulları gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde anılan pay yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu tür davalarda, davanın kayıt malikine, kayıt maliki ölmüşse mirasçılarına yöneltilmesi gerekli olup, kayıt maliklerinin mirasçılarının belirlenememesi halinde TMK'nun 501. maddesi gereğince son mirasçı sıfatıyla Hazine'nin dava da taraf sıfatını alması mümkün olduğundan... payına ilişkin olarak davada taraf durumunu almış bulunan Hazine'nin hükmü temyiz etmekte hukuki yararı bulunmaktadır.Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün... payına yönelik bölümünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.