Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Necip'in mağdur Hafîze'ye yönelik eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafıinin suç niteliğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanık Necip ile mağdur Hafıze’nin 1984 yılında evlendikleri ve aralarındaki anlaşmazlıktan dolayı 2007 yılında boşandıkları, sanığın mağdurla tekrar birlikte olmak istemesi ve mağdurun kabul etmemesi üzerine olaydan bir süre önce mağdur ve yakınlarına yönelik kasten yaralama, tehdit ve hakaret eylemlerinde bulunduğu, olay günü de mağdurun çalışmış olduğu markete gelen sanığın mağdura hitaben "bugün son günün, akşama kadar öleceksin” diyerek marketten ayrıldığı ve birkaç saat sonra tekrar markete gelip hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde toplam 12 bıçak darbesi ile mağduru yaraladığı olayda;Sanığın mağduru öldürme konusunda karar verip bir plan yaptığına, bu kararında sebat ve ısrar gösterip makul bir süre geçmesine rağmen kararından dönmediğine ve mağduru bu plan doğrultusunda öldürmeye teşebbüs ettiğine ilişkin yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanık tarafından olaydan önce mağdur ve yakınlarına yönelik gerçekleştirilen bir kısım eylemlerin ve yine birkaç saat önce mağdura yönelik sarfettiği sözlerin de başlı başına tasarlamanın unsuru olarak kabul edilemeyeceği ve olaydan birkaç saat önce mağdura yönelik "bugün son günün, akşama kadar öleceksin" şeklindeki sözünün ise iradesini açıklama niteliğinde olup ayrıca tehdit suçunu oluşturmayacağı, eylemlerinin bir bütün halinde 5237 sayılı TCK'nun 81. ve 35. maddeleri uyarınca kasten öldürme suçuna teşebbüs niteliğinde olduğu gözetilmeden, suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK'nun 82/1-a ve 35. maddeleri uyarınca sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi ve ayrıca tehdit suçundan hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafîinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, kısmen re'sen de temyize tabi bulunan hükümlerin farklı gerekçe ile tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 01/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.