Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5711 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 2975 - Esas Yıl 2006





Y A R G I T A Y İ L A M I Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı Fatih Doğan vekili tarafından 23.5.2005 keşide tarihli çeke dayalı olarak keşideci Tekin Ecza Dep.Tic.Ltd.Şti hakkında kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine geçildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı çekin incelenmesinde, anılan çekin alacaklı Fatih Doğan lehine keşide edildiği, daha sonra üzerinin çizilerek hamiline yazıldığı, ancak bu düzeltmede keşidecinin imza ve onayının olmadığı görülmüştür. Lehdar hanesinde yapılan düzeltme HUMK.nun 298. maddesi hükmü gereğince borçlu tarafça paraf edilmediğinden geçersizdir. Bu durumda çekin lehdarının takip alacaklısı olan Fatih Doğan olduğunun kabulü gerekir. Kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini isbat külfeti hakkındaki T.T.K.'nun 598. ve 702. maddelerinde "... senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı..." öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerinin doğuracağı aynı Yasanın 602. ve 705. maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir.Tedavülü sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür.Bu halde, senet üzerinde ayrıca yeniden geriye dönüş ciro imzasının bulunması gerekmez. Ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunan müracat borçlusu yetkili hamil olduğundan takip hakkı mevcuttur. Ancak, vadesi veya ibraz günü henüz gelmemiş başka deyişle ciro olanağı senetlerde cirantalar atlanmış ise bu takdirde bu kişi yetkili hamil sayılmaz. Açıklanan durum karşısında takip dayanağı çek yasal süresinde bankaya ibraz edildiğinde ve takip lehtar tarafından keşideci hakkında yapılmış olmasına göre takipte yasaya aykırılık yoktur. Öte yahdan, TTK'nun 692. maddesinde çekin unsurları sayılırken lehtarın gösterilmesine yer verilmemiştir.Bu nedenle lehtarın çekte belirtilmesi zorunluluğu yoktur.Çekte lehtarın olup olmaması çek vasfını etkilemez. Takip dayanağı çekin hamiline düzenlediği kabul edilse bile takip alacaklısı ciro silsilesinde yer aldığından ve yukarıda açıklandığı gibi geriye dönüş cirosu gerekmediğinden yetkili hamildir. O halde, Mahkemece itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin iptali isebetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.