MAHKEMESİ : İstanbul 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 13/06/2012NUMARASI : 2012/345-2012/721Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal sürede icra mahkemesine başvurarak; takipten önce ödemede bulunduğu iddiası ile borca kısmen itiraz ettiği, ayrıca işlemiş faiz miktarı ile istenen faiz oranına da itirazda bulunduğu, mahkemece alacaklının kabul beyanı nazara alınarak talebin kabul edildiği, asıl alacak ve işlemiş faiz miktarının ise düzeltilmesine karar verildiği görülmektedir.Somut olayda, borçlunun takip tarihi olan 04.04.2012 tarihinden önce 27.11.2011 tarihinde takibe konu çek için 27.000,00 TL ödeme yaptığı, alacaklının cevap dilekçesi ile bu hususu kabul ettiği ve böylece taraflar arasında bu konuda ihtilaf olmadığı anlaşılmıştır.Mahkemece işlemiş faiz yönünden yapılan hesaplama incelendiğinde ise; çekin ibraz tarihi olan 06.10.2011 tarihinden ödeme tarihi 27.11.2011 tarihine kadar geçen 52 gün yerine 41 gün üzerinden faiz miktarının hesaplandığı; ayrıca 27.11.2011 tarihinde ödenen 27.000.00 TL'nin hesaplanan miktardan düşülerek geri kalan asıl alacak miktarına yine ödeme tarihi olan 27.11.2011 tarihinden 04.04.2012 takip tarihine kadar faiz hesaplaması gerekirken takip tarihi 27.03.2012 tarihi olarak kabul edilerek yapılan bakiye borç hesabının hatalı olduğu görülmektedir.O halde mahkemece, gerektiğinde konusunda uzman bir bilirkişiden Yargıtay denetimine elverişli nitelikte rapor alınarak hesaplama yaptırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.Öte yandan alacaklının ilk celseden önce vermiş olduğu 28.05.2012 havale tarihli cevap dilekçesi ile davayı kabul ettiği dikkate alındığında, mahkemece Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi hükmüne göre alacaklı aleyhine vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken anılan yasa hükmü gözardı edilerek vekalet ücretinin tamamına hükmolunması da doğru görülmemiştir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/01/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.