Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlu Osman Ertuğrul'a murisinden intikal eden taşınmaz üzerine icra müdürlüğünce haciz konulması sebebiyle kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescilinin yapılamadığı, borçlunun Fethiye Vergi Dairesi'ne vergi borcu olması sebebiyle kamulaştırma bedelinin 6183 Sayılı Kanunun 21. maddesi gereğince garameten hesaplanarak ödeme yer ve miktarlarının bildirilmesine yönelik Muğla Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği; şikayetçi üçüncü kişinin icra müdürlüğü kararının kaldırılması için icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.İİK'nun 140/1. maddesinde; "Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar" düzenlemesine yer verilmiştir.Diğer taraftan, İİK'nun 100. maddesine göre ise, borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir.Somut olayda, alacaklı tarafından borçlu Osman aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başlandığı, borçlunun murisinden intikal edecek taşınmaz hissesinin 06.08.2012 tarihinde haczedildiği, 13.07.2012 tarihli Muğla Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yazısı ile, taşınmazın kamulaştırma bedeli ödeneğinin geldiği, Fethiye Vergi Dairesi'nin vergi borcundan kaynaklanan 6183 Sayılı Kanun kapsamında toplam 14.031,00 TL kamu alacağının bulunduğu, bu nedenle 6183 Sayılı Kanun'un 21. maddesi gereğince garameten hesaplama yapılarak kamulaştırma bedelinin ödeme yer ve miktarlarının bildirilmesinin istendiği, icra müdürlüğünce, üçüncü kişinin haczinin paraya çevrilmeden sonra olması sebebiyle ilk hacze iştirak etmesinin mümkün olmadığı ve dolayısıyla satış bedelinin aralarında garamaten paylaştırılamayacağı gerekçesiyle talebin reddedildiği görülmektedir.Yukarıda açıklanan yasa maddeleri uyarınca, birden fazla alacaklı bulunduğu ve kamulaştırma bedelinin alacakları karşılamadığı gözönüne alınarak icra müdürlüğünce, öncelikle sıra cetveli yapılıp alacaklılara itirazlarını ileri sürme imkanı tanınmalıdır.O halde, mahkemece, İİK'nun 17/1. maddesi de gözetilerek, icra müdürlüğünce sıra cetveli düzenlenmesi gerektiğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.