Davacı Tüketici Bilincini Geliştirme Derneği vekili tarafından, davalı Y... ve K... Bankası A.Ş. aleyhine 16.03.2004 gününde verilen dilekçe ile kredi kartı sözleşmelerinin 4822 sayılı Yasa'ya uygun düzenlenmesinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.11.2004 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı Tüketici Bilincini Geliştirme Derneği, davalı Y... ve K... Bankası hakkında açtığı bu davada; davalı bankanın tüketiciler ile düzenlediği kredi sözleşmesinin bir örneğini tüketicilere vermediğini, 4822 sayılı Kanun'a göre, akdi faiz oranının %30 fazlasını geçmemek üzere gecikme faizi alınacağının hükme bağlanmasına rağmen davalı banka tarafından yüksek oranda temerrüt faizi alındığını ve buna göre icra takiplerinin yapıldığını ileri sürerek bu yasaya aykırı uygulamaların giderilmesini, kredi kartı sözleşmelerinin bir örneğinin tüketicilere verilmesine ve anılan yasanın yürürlüğe girmesinden önce imzalanan kredi sözleşmelerinin de yenilenmesi ve sözleşmelerin bir örneğinin tüketicilere verilmesine dair karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı banka ise; 4822 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kredi kartı sözleşmesinin bir örneğinin tüketicilere gönderildiğini, 4822 sayılı Yasa'da öngörülen temerrüt faiz oranının bu yasanın yürürlüğe girmesinden önce 14.03.2003 tarihinden itibaren uygulanmaya başladığını, bankanın işlemlerinin anılan yasaya uygun olduğunu, yasaya aykırı herhangi bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile M...davalı banka ile tüketiciler arasında imzalanan kredi kartı sözleşmelerinin bir örneğinin tüketicilere verilmesi ve temerrüt faizinde 4822 sayılı Yasa'nın 10/a ve 10/f maddesinin dikkate alınması ve bu yasanın yürürlüğe girmesinden önce düzenlenen kredi kartı sözleşmelerinin de tüketicilerin talebi halinde yasaya uygun olarak düzenlenmesi ve örneğinin tüketicilere verilmesi gerektiğinin tespitine, aksine uygulama var ise talep halinde ortadan kaldırılmasına..." karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davalı bankanın savunması doğrultusunda herhangi bir inceleme yapılmaksızın davacının ileri sürdüğü iddiaların doğru olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Şu durumda mahkemece, davalı banka tarafından yapılan işlem ve uygulamaların anılan yasaya uygun olup olmadığı araştırılarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulmasını gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 10.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.