Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Cengiz'in maktül Abdullah’a yönelik eyleminin sübutu kabul, takdiri indirim sebebi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Cengiz müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak;1-) Sanık Cengiz'in maktül Abdullah'a yönelik "kasten yaralama sonucu ölüme neden olma" suçundan kurulan hüküm yönünden;A-aa-) Oluşa ve dosya kapsamına göre; Sanık Cengiz'in K.. T..'nın dostu olduğu, K.. T..'nın kızı olan Zekiye'nin maktül Abdullah ile kaçması nedeniyle olay günü maktül Abdullah ile buluştuğu, maktül Abdullah ile K.. T.. arasında çıkan tartışma sırasında K.. T..'nın yumrukla, sanık Cengiz'in olaya dahil olarak bıçakla maktül Abdullah'a vurdukları, bu eylemler nedeniyle maktül Abdullah'ın basit tıbbi müdahale ile giderilecek düzeyde sağ fronto pariatel bölgede 1 cm. skalp kesisi, sağ boyun ön yüzünde 2x1 cm ekimoz, sağ scapula altında sırtta yüzeyde 1 cm cilt-cîltaltı ve doku içine nafiz kesici delici alet yarası, sol ön kol 1/3 üst ön yüzde yüzeysel kesi, sağ ön kol 1/3 ön yüzde l cm kesici delici alet yarası, sol el 2. parmak distal üstte 1 cm yüzeysel kesi oluştuğu, maktül Abdullah'ın polis merkezinde bu olayla ilgili ifade vermesinin ardından başka bir suçtan yakalamasının bulunması nedeniyle gözaltına alınarak nezarethaneye konulduğu, maktül Abdullah'ın nezarethanede fenalaşması üzerine Aydın Devlet Hastanesi'nde götürüldüğü ve burada gördüğü tedavi sırasında öldüğü, maktül Abdullah üzerinde yapılan otopsi işlemi sonrası düzenlenen rapor ve Adli Tıp Kurumu Birinci Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 30/05/2012 tarihli mütalaasında, maktülün ölüm nedeninin baziller arter (beyin damarı) tıkanıklığına yol açan embolinin kendinde bulunan, otopside tespit edilemeyen rahatsızlık sonucu gelişebileceği gibi, baş boyun bölgesine yapılan travma sonucunda emboli oluşabileceği, ancak mevcut tıbbi belgeler ve otopsi bulgularıyla bunlar arasında ayrım yapılamadığının bildirildiği anlaşıldığından, sanık Cengiz'in bıçakla maktül Abdullah’ı basit tıbbi müdahale ile giderilecek düzeyde yaralaması eylemi nedeniyle maktül Abdullah'ın ölümüne sebep olduğuna dair mahkumiyete yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı halde TCK.nun 86/2, 86/3-e, 62. maddeleri gereğince cezalandırılması yerine, yazılı şekilde kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan cezalandırılması,bb-) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca, 5271 sayılı CMK.nun 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13.maddesine dayanılarak hazırlanan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri İle Yapılacak ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık C.. K.. için baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafii ücretlerinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeksizin, yazılı şekilde zorunlu müdafii ücretlerinin sanıktan tahsiline karar verilmesiB-)Kabul ve uygulamaya göre ise; Müstakil bir suç olarak düzenlenen "kasten yaralama sonucu ölüme neden olma" suçundan hüküm kurulurken, temel cezanın doğrudan TCK.nun 87. maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca belirlenmesi yerine, yazılı biçimde önce TCK.nun 86/1, ardından da aynı Kanunun 86/3-e maddesiyle uygulama yapılmasından sonra anılan hükmün uygulanması,2-) Sanık K.. T..'nın maktül A.. C..'e yönelik "kasten yaralama sonucu ölüme neden olmak" suçundan kurulan hüküm yönünden;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, UYAP-Mernis kapsamındaki yetkiye dayanılarak temin edilen 06.05.2014 günlü nüfus kayıt örneğinden, sanık K.. T..’nın hükümden sonra 11.09.2013 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, ölüm tarihini içeren nüfus kayıt örneğinin getirtilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar C.. K.. ve K.. T.. müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 19/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.